Ezeli rekabet, ebedi dostluk diyoruz ya hani yıllardır.. Keşke herşey yukarıda gördüğümüz gibi olsa.. Kadıköy'e gidildiğinde sidik torbaları atılmasa, Sami Yen'e gelindiğinde ortalık gerilmese, oyuncular çıkıpta taraftarı provake edecek sözler sarfetmese, keşke diyebiliyoruz sadece keşke... Herşeyin haberin üst resminde olduğu gibi olmasını istemezmiyiz? Dostluk adı altında Metin Oktay sırtına geçiriyor jübilesinde çubukluyu, Can Bartu sırtına geçiriyor en yakın arkadaşı ama en büyük rakibi Metin'in futbola vedasında parçalıyı. Sadece geçirmekle kalmıyorlar, birde terletiyorlar bir süre. Bu dostluk görüntülerinin ardından Metin futbola veda ediyor, bugün hala örnek gösterilen o muhteşem fotoğraflarla, videolarla birlikte. Dostluk budur işte; dostluk ezeli rakip olmak fakat ebedi dost olmaktır. Maçlarda yanyana izlemektir, yeri geldiğinde dostunun formasını özel günde giyebilmektir. Biz bu dostluğu 1999 yılından beri göremiyoruz suyun öte tarafında, keza en büyük sorumlusu hem Aziz Yıldırım hemde medya. Her geçen yıl dahada şiddetleniyor düşmanlık, daha da azalıyor arkadaşlık. O günden bugüne rakip taraftara yapılmadık eziyetler kalmadı Saraçoğlu'nda yada eski adıyla Papazın Çayırı'nda. Neler yapılmadı ki? Lağam sularından geçirildi rakip taraftarlar, tezeklerin üzerinden geçirildi stada sokuldu. Yeri geldi yerde bir karış sidiğin içinden, rakip taraftarların çevrelediği tünellerden stada sokuldu. Sarının yanında kırmızı veya sarının yanında lacivert görününce tepki bir düşmana, vatan hainine gösterilir gibiydi. Oysa ki aynı toprakları savunmuş, aynı topraklar uğruna koyun koyuna can vermiş askerlerde vardı o renkler altında, dostunun jübilesinde birbirinin formasını sırtına geçirerek terletende vardı. Bugün Galatasaray-Fenerbahçe dostluğu denilince ilk akla gelen fotoğraf karesidir yukarıdaki kare. O gün tarih 1969'du, aşağıdaki fotoğrafın tarihi ise 2009. Ebedi dostluğun 40 yılda geldiği durumun özetidir aşağıdaki sonda yer alan görüntüler. Fazla söze gerek yok aslında dostluk adına. Zamanında bizde hatalar yaptık, onlarda hatalar yaptı. Şimdi Türkiye'nin en büyük iki kulübü, ezeli rakibi dostluk maçına çıkıyor gurbet ellerde..
Borussia Park'ta bu akşam saat 21:00'da karşılaşacak iki ebedi dost. TRT HD ve Eurosmart yayınlayacak bu 'dostluk' maçını.. Bu kez umarız ki; kazanan gerçekten dostluk olur. Metin Oktay gibi, Can Bartu gibi oynayın.. Fazlasını istemiyoruz iki takım oyuncularından, onlar gibi davranmalarını istiyoruz. Ezeli rekabete, ebedi dostluğa yakışanı yapın. En azından bugün oynayacağınız maçın adı hatrına, dostluk kupasının adına. Can Bartu ve Metin Oktay anısına..
Ezeli rekabet, ebedi dostluk diyoruz ya hani yıllardır.. Keşke herşey yukarıda gördüğümüz gibi olsa.. Kadıköy'e gidildiğinde sidik torbaları atılmasa, Sami Yen'e gelindiğinde ortalık gerilmese, oyuncular çıkıpta taraftarı provake edecek sözler sarfetmese, keşke diyebiliyoruz sadece keşke... Herşeyin haberin üst resminde olduğu gibi olmasını istemezmiyiz? Dostluk adı altında Metin Oktay sırtına geçiriyor jübilesinde çubukluyu, Can Bartu sırtına geçiriyor en yakın arkadaşı ama en büyük rakibi Metin'in futbola vedasında parçalıyı. Sadece geçirmekle kalmıyorlar, birde terletiyorlar bir süre. Bu dostluk görüntülerinin ardından Metin futbola veda ediyor, bugün hala örnek gösterilen o muhteşem fotoğraflarla, videolarla birlikte. Dostluk budur işte; dostluk ezeli rakip olmak fakat ebedi dost olmaktır. Maçlarda yanyana izlemektir, yeri geldiğinde dostunun formasını özel günde giyebilmektir. Biz bu dostluğu 1999 yılından beri göremiyoruz suyun öte tarafında, keza en büyük sorumlusu hem Aziz Yıldırım hemde medya. Her geçen yıl dahada şiddetleniyor düşmanlık, daha da azalıyor arkadaşlık. O günden bugüne rakip taraftara yapılmadık eziyetler kalmadı Saraçoğlu'nda yada eski adıyla Papazın Çayırı'nda. Neler yapılmadı ki? Lağam sularından geçirildi rakip taraftarlar, tezeklerin üzerinden geçirildi stada sokuldu. Yeri geldi yerde bir karış sidiğin içinden, rakip taraftarların çevrelediği tünellerden stada sokuldu. Sarının yanında kırmızı veya sarının yanında lacivert görününce tepki bir düşmana, vatan hainine gösterilir gibiydi. Oysa ki aynı toprakları savunmuş, aynı topraklar uğruna koyun koyuna can vermiş askerlerde vardı o renkler altında, dostunun jübilesinde birbirinin formasını sırtına geçirerek terletende vardı. Bugün Galatasaray-Fenerbahçe dostluğu denilince ilk akla gelen fotoğraf karesidir yukarıdaki kare. O gün tarih 1969'du, aşağıdaki fotoğrafın tarihi ise 2009. Ebedi dostluğun 40 yılda geldiği durumun özetidir aşağıdaki sonda yer alan görüntüler. Fazla söze gerek yok aslında dostluk adına. Zamanında bizde hatalar yaptık, onlarda hatalar yaptı. Şimdi Türkiye'nin en büyük iki kulübü, ezeli rakibi dostluk maçına çıkıyor gurbet ellerde.. Borussia Park'ta bu akşam saat 21:00'da karşılaşacak iki ebedi dost. TRT HD ve Eurosmart yayınlayacak bu 'dostluk' maçını.. Bu kez umarız ki; kazanan gerçekten dostluk olur. Metin Oktay gibi, Can Bartu gibi oynayın.. Fazlasını istemiyoruz iki takım oyuncularından, onlar gibi davranmalarını istiyoruz. Ezeli rekabete, ebedi dostluğa yakışanı yapın. En azından bugün oynayacağınız maçın adı hatrına, dostluk kupasının adına. Can Bartu ve Metin Oktay anısına..
gene yalan oldu dostluk
YanıtlaSilBu fenerbahçe'nin taraftarıda futbolcusuda çirkef. Kalkmışlar bizim otobüse saldırıyorlar. Ulan ne hakla bizim otobusumuze saldırırısınız?
YanıtlaSilOlaylar sırasında orda olan bir arkadaşımdan aldığım bi bilgiyi paylaşıyım bir taraftar galatasaray otobüsüne el harekeri çekiyor arda aynı şekilde cevap veriyor sonra otobüs durudğuda biri arda bize hareket çetki diyerek hasan tankaya şikayet ediyor sonra arda iniyor olayı anlatıyor adam karşı tarafın terbiyesizliğini söylüyor adam çocukların önünde el hareketi yapamassın diyor sonra takım iniyor otobüsten sonra çocukların önünde el hareketi çekemesin diyen adam birden ardanın kendisene ailesine küfür editmeye başlıyor orda kavga çıkıyor.sonra diğer taraftarlar olayı sakinleştirmeye çalışıyorlar bana söyledikleri bunlar.
YanıtlaSilBu maçın kazanımları olmuştur.
YanıtlaSilSerdar Özkan'ın teknik olarak Arda Turan'dan hiç bir eksiği olmadığını görmüş oldum. İstikrar sorununu bu forma altında aşarsa çok iyi bir yeteneği kattık kadromuza.
Mehmet Battal cidden bir Hakan Şükür olabilir. Hem güç, devamlılık, rakip savunmayı dağıtma bakımından, hem de gol kaçırma bakımından :) Bu sene kesin bir forvet almalıyız, ancak gelecek seneler için Battal umut verici.
Bu maçtan çıkarımlarda olmalı. Ayhan, Mustafa Sarp gibi DÜMDÜZ topçulara ortasahanı emanet edersen 10 kişilik rakibini bile yenemezsin! Çünkü bunlarda Galatasaray'ı 10, hatta 9 kişi oynatmaktadır aslında. NE ADAM GİBİ OFASTA BİR BECERİ GÖSTEREBİLİRLER, NE DE SIKI BİR DEFANS HATTI OLUŞTURABİLİRLER ORTA ALANDA. Etrafta gezinip durur bu DÜMDÜZ ayaklar.
Halı saha maçına koysak, yemin ediyorum maç bitince Sarp'a dönüp "ne yaptın abi sen bu akşam, ne oynadın" diye sorarım mesela.
Bizim 1 değil, 2 ortasahaya ihtiyacımız var.
!!!Rakip 10 kişi kalınca, bizim 11 kişi olduğumuzu hissettirecek adamlara ihtiyacımız var!!!
Arda frikik mi çalışıyo acaba,yapması gereken bişeydi zaten;muhteşem vurdu yav.Ayrıca performansını da çok beğendim,Arda yine Arda ;)
YanıtlaSilDun mactaydim, tek ozeti her zamanki gibi biz oynadik onlar atti. Ceza sahasinda yer almasini bile bi forvetimiz olsaydi (ahh Baros ahh) foarkli olurdu skor.
YanıtlaSil