Ankara'dan Gelen Zafer Çığlığı | Türkiye : 76 - Yunanistan : 65

İlk maçında Fildişi'ne karşı kolay bir sınav veren Millilerimiz, ardından oynadığı Rusya maçında kademeyi bir üst seviyeye taşımıştı. Grubumuzun üçüncü ve en önemli maçında şansımızın tutmadığı Yunanistan'ın karşısına çıkan A Milli takımımız, önemli bir zafer elde etti. Bu galibiyetle birlikte beklenti çıtası daha da yükseldi. Grup birinciliği adına çok önemli bir avantaj elde eden Millilerimiz, madalya yolunda karşımıza çıkabilecek engelleri minimuma indirmeyi başardı. Şimdi bu maçı tekrardan yaşayarak, artı ve eksi noktalarımıza bir göz atalım.

Maça artık klasikleşen ilk beşimizle başladık. Takımın en önemli savunma oyuncularından biri olan Ömer Onan'ı, Yunanistan hücumlarının organizatörü olan Spanoulis'e vererek hücumlarına sekte vurma isteğimizi gösterdik. Ancak oynadığımız ilk iki maçı iyi gözlemleyip, hücum dersine çalışmış olan Yunanlar özellikle ikili oyunlardan sayılarını potamıza bıraktılar. Bunun yanısıra verdiğimiz boş atışlar, maçın ilerleyen bölümlerinde savunmamız adına oluşacak tehlikenin habercileriydi. Savunmada bu aksaklıkları yaşarken, hücumda özellikle Kerem Tunçeri'nin takımı doğru yönlendirmesiyle boş atışları bulduk ve bunu Ersan ile değerlendirdik. İlk periyot biterken savunmada verdiğimiz boşluklar, takıma uyarı verirken; hücumda gösterdiğimiz doğru tercihleri devam ettirmemiz gereği gözler önüne seriliyordu. İlk 10 dakikayı 22-15 önde bitirdik.

İkinci 10 dakikaya oyuncu değişiklikleri ile girdik. Ancak istediğimiz savunma sertliğini bu periyotta yine yakalayamadık. İlk iki maçta uyguladığımız ve çok başarılı olduğumuz alan savunmasına çözümü getiren Yunanistan hücumu, maçı geri döndürmeyi başardı. Özellikle sayı atmasa da Spanoulis'in potaya dikine penetre ederek yarattığı boşlukları dışarıdan Bourousis ve cezası biten Schortsanitis'in içeriden bulduğu sayılar ile iyi değerlendirdiler. Hücum kısmında ise maça adeta eli yanarak başlayan Ersan ve doğru noktalarda topla buluşan Ömer Aşık'ın isabetli basketleri ile devreye iki sayı farkla 41-39 önde girdik. Maçın bu periyotun da hakemlerin %100 yanlış kararlarının da epey dikkat çektiğinin altını çizelim.

Üçüncü periyoda ilk yarı muhteşem bir performans sergileyen Ersan İlyasova'yı kenara alarak başlayan Tanjevic, istenen savunmayı geri getirmek adına sahaya Kerem Gönlüm'ü sürdü. Ve periyotun ilk topundan itibaren o müthiş savunmamızın geri döndüğüne şahit olduk. Özellikle bu 10 dakikalık dilimde gelen bloklar oldukça dikkat çekiciydi. Hem taraftarı hem de savunmamızı ateşleyen bu blokların maçın en önemli noktalarından biri olduğunu vurgulayalım.Yaptığımız baskılı alan savunmasıyla rakibimize kolay sayı şansı imkanı vermeyen Millilerimiz, hücumda günün en iyi isimi Kerem Tunçeri-Ersan İlyasova-Ömer Aşık üçlüsüyle farkı çift haneli skora taşımayı başardı. Bu noktada Spanoulis'e yaptığı savunma ile Ömer Onan'ı ve her Yunanistan sayısına adeta karşılık veren Ersan İlyasova'yı vurgulamadan geçmek olmaz. Gerçekten bu iki oyuncu iyi yaptıkları işe konsantre olunca ne kadar önemli performanslara imzalarını atabileceklerini gösterdiler. İlk iki maçtaki savunmamızı geri döndürerek periyotu 14 sayı farkla, 65-51 önde bitirdik.

Son periyotta kazandığımız savunma sertliğini sürdüren Millilerimiz, bir ara Calathes'in önderliğindeki Yunanistan hücumlarına sayı imkanı verse de, baskıyı arttırarak tekrardan potasını kapatmayı başardı. Maçın son 10 dakikasında, Ömer Aşık'ın ayak hızını Yunanistan uzunlarına karşı iyi kullanması hücumumuzu rahatlattı. Maçın kopma dakikasını Yunanistan'ın farkı 8 sayıya indirdiğinde buna karşılık veren Hidayet'in üçlüğü olarak gösterebiliriz. Karşılıklı boş hücumların ardından A Milli Takımımız, şansının bir türlü tutmadığı ve tarihte önemli yenilgiler aldığı Yunanistan karşısında 11 sayılık farkla 76-65 kazandı.

Maçın ardından önemli noktaların altını çizmek gerekirse;

* İlk iki çeyrek, savunmada istediğimiz performansı gösteremedikten sonra maçın en önemli dakikalarında istenilen sertliği yakalamamız çok önemli bir nokta. Zira verdiğimiz boş atışlar sonrası savunma konsantresini bozmadan potamıza sayı şansı vermememiz, eleme maçları öncesi çok olumlu bir işaret. Milli takımımız eğer önemli yerlere gelecekse bu hücum tarafımızla değil, yaptığımız müthiş savunma ile gelecektir.

* Hücumda bir iki pozisyonda basit hatalar yapsak da özellikle ikili oyunlarda yaptığımız doğru tercihler çok kritikti. Kerem Tunçeri'nin Ömer Aşık ve Semih Erden'e hazırladığı pozisyonlar takımımızın ikili oyunlarda ne kadar tehlikeli olduğunu gözler önüne serdi. Yaptığımız takım hücumlarını bir kenara koyarsak bugün Ersan İlyasova'ya ayrı bir parantez açmak gerekiyor sanırım. Bugün 6'da 6 ile hiç üçlük kaçırmadan oynadı İlyasova. Ki bu üçlükler hep kırılma dakikalarında geldi. Böyle bir oyuncuya sahip olduğumuz için gerçekten şanslıyız! Umarım bu başarılı performansını bir sonraki maçlarda da gösterir.

* Hakemler adına oldukça kötü bir maçtı. Artık bunun bir anlamı kalmadı basketbolda ancak; biz mi ev sahibiydik, Yunanistan mı ev sahibiydi anlaşılmadı maç içerisinde. Verdikleri kararlar ile salondaki taraftarlarımızı ve biz televizyon başındaki izleyicileri çılgına çevirdiler. Porto Riko maçı sonrası büyük eleştiri alan hakem triolarının daha dikkatle seçilmesi şart.

Millilerimiz, grubunda oynadığı 3 maçtan da galibiyet ile ayrılarak birincilik yolunda çok önemli bir avantaj elde etti. Millilerimize bu önemli yolda sonuna kadar başarılarını devam ettirmelerini diliyoruz!

Not : İlk iki maçı elde olmayan sebepler ile analiz edemedim. Okuyucularımızdan özür dileyerek anlayış göstermelerini bekliyorum.

Arca Yıldırım