Hazırlık Kampları Neden Yapılır?

Bugün ki yazımda futbol sezonumuzun başlamasından hemen önce tüm sportif branşlarda, neden hazırlık kampları yapılır, bu kamplar kaça ayrılır, hangi bölümlerde hangi çalışmalar yapılır gibi sorulara elbette, çok da detaya girmeden ama anlaşılır bir dilde aktarmaya çalışacağım.

Sezon öncesi hazırlık çalışmaları bir antrenörün yıllık antrenman programına göre şekillenir. Antrenör sezon öncesi çalışmalarına başlamadan, oynatacağı oyun felsefesini, hücum ve savunma stratejileri başlığı altında planlar, tüm transfer, antrenman içerikleri, uygulama yöntemleri ile bu planın üzerine kurar.

Bu yüzdendir ki; sezon öncesi transferlerin takıma zamanında katılım göstermesi ve bu oyuncuların oryantasyon sürecinin en kısa sürede tamamlamış olması mutlaka çok önemlidir.

Fiziksel gelişimin yıllık plan içerisinde değişimleri vardır(1). Bu değişim hazırlık dönemi ve yarışma dönemi olmak üzere 2’ ye ayrılır. Yani Futbol-Basketbol gibi takım sporlarından söz etmek gerekirse, tüm yıl tek bir lig üzerinden oynandığından (milli takım müsabakaları hariç) tek uçlu antrenman periyotlaması uygulanır ve lig bitince tatile girilir fakat tenis-atletizm-yüzme branşına baktığımızda yıl içerisinde, farklı zamanlarda çok sayıda önemli turnuva vardır ve yıllık plan da bu turnuvaya 2 uçlu antrenman periyotlamasına göre değişiklik göstermektedir. Yani tek uçlu antrenman periyotlaması genel-özel hazırlık evresi-müsabaka dönemi ve geçiş sürecini içerirken, iki uçlu antrenman periyotlaması genel-özel hazırlık evresi-müsabaka dönemi ve yeniden genel-özel hazırlık evresi-müsabaka dönemi olarak şekillenmektedir.

Futbol takımımızın Florya’ da kısa süreli sezon öncesi hazırlıklara başlaması aslında geçiş sürecine aittir. Normalde dünya üzerinde bu işi profesyonel! anlamda yapanlar bu süreci tatilde değerlendirmiştir fakat Türk sporcularda bu kültürün yerleşmemesi maalesef ki kampın başlaması dönemine bırakılmıştır. Normaline baktığımızda bu süreçte sporcularımız fizyolojik ve piskolojik açıdan yeniden toparlanmış, sakatlıkların tedavi edilmiş, kazanılan becerilerin muhafaza edilmiş olması gerekmektedir.

Son yıllarda transferlerin son hafta katılmış olması, sporcuyu olumsuz anlamda etkilediği kadar, antrenörü de zor durumda bırakmıştır. Bunları hepimiz transfer çöplükleri, sürekli antrenör değişimleri ve ligde bulunduğumuz konuma göre acı da olsa yaşayarak öğrendik. Amacımız yıllardır bu düzene karşı koymak olmuştur fakat zihniyet değişmediği sürece Türk sporunda bu şekilde yol alınamayacağını maalesef ki öğretememiş olduk.

Artık Avusturya’ ya da gittiğimize göre geçiş sürecini tamamlamış olduğumuzu varsayıyoruz ve hazırlık dönemine ait ilk etap olan genel hazırlık dönemine girmiş bulunuyoruz.

Avusturya’ da yapılacak kamp, birazdan bahsedeceğim konu başlıklarını içermektedir.
Nasıl ki az önce bahsettiğimiz gibi yıllık plan hazırlık ve yarışma dönemi olarak 2’ ye ayrılıyorsa, sezon öncesi hazırlık dönemi “genel” ve “özel” hazırlık evresi olmak üzere de 2’ ye ayrılır.

Genel hazırlık dönemi sportif branşın özelliklerine bakılmaksızın, sporcunun çalışma kapasitesini geliştirmeyi hedefler. Sporcunun çalışma kapasitesi ne kadar yüksek olursa, antrenmanın hem fiziksel hem de psikolojik etkileri sürekli artışa o derece de uyum sağlar. Yani bu çalışma evresi ne kadar güçlü olursa, ulaşılacak beceri düzeyi o derece de yüksek olacaktır. Bu evrede amaç sporcunun fiziksel alandaki en zayıf yanlarının güçlendirilmesidir(1).

Yani hazırlık döneminin 1. Evresi dediğimiz genel hazırlık dönemi sporcu için bir nimettir. Bu dönemin ekmeğinden suyundan ne kadar faydalanırsa tüm yıl boyunca olumlu anlamda o kadar geri dönüşüm kazanacaktır.

Bu evrede; sporcunun, antrenmana ve müsabakaya uyumu sağlanır, genel kondisyonları amaç ve spor dalının özelliklerine göre geliştirilir, sağlamlaştırılır ve yüksek form durumuna ulaşması hedef alınır.  Genel dayanıklılık, maksimal kuvvet, sürat gibi motorik özelliklerin bir çoğu bu evrede geliştirilir. Teknik düzeltici çalışmalar sadece genel anlamda uygulanır. Çalışmalar genelden özele prensibiyle basamak basamak gerçekleşir(2).

Tüm bunlarla birlikte antrenmanda yapılan çalışmalarda, yüklenmeler geniş fakat yoğunlukları azdır. Farz-ı misal, mekik çekilecekse tek seferde 2 kez 50 mekik değil, 4 kez 25 mekik vb. gibi…

Ne fark eder dediğinizi duyar gibiyim fakat aslında arada çok büyük bir amaç farkı vardır. İlk örnekte çabuk kuvvetin geliştirilmesi amaç edinir - ki bu müsabaka döneminde kuvvette düşüşler görüldüğünde uygulanması gereken yöntemdir- ikincisinde ise kuvvet ve dayanıklılık amaç edinir. Dünya üzerindeki tüm antrenman bilimcilerin kabul gördüğü bu evredeki amaç genel dayanıklılık, maksimal kuvvet ve sürat başlıkları altında toplanıyorsa bu ikisi arasındaki farka çok dikkat etmek gerekmektedir.

Bu evrede ki uygulamaları 1 antrenman sayısı için, aşağı yukarı % bazında paylaşarak artık yazımızın ilk bölümünü bitirmiş olacağım.

%40 Genel kondisyon + %10 Özel kondisyon,
%20 Teknik düzeltici çalışmalar + %10 Kompleks teknik çalışmalar + %20 Teknik anlayışı geliştirici çalışmalar(2).

Tüm GALATASARAY taraftarı için 2011-2012 sezonu hayırlı uğurlu olsun…

Sevgilerimle...

Yararlanılan kaynaklar:
1. BOMPA, T., O., (2007). Antrenman Kuramı Ve Yöntemi “Dönemleme”. Spor Yayınevi. ANKARA.
2. SEVİM, Y., (2002). Antrenman Bilgisi. Nobel Yayınevi. ANKARA.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0