Sercan'a dair..

Sercan Yıldırım transferi sonrası yaptığım analiz içerikli yazı, bazıları tarafından oldukça ağır bulunmuş. Yazıya destek veren de var eksik olmasın ancak, daha yumuşak bakılmalı tarzında yorumlar da fazla. Oysa yazının içerisinde saha içindeki Sercan vardı. Yazının dozajını ben değil, o özelliklere sahip olan oyuncunun kendisi belirliyordu. Yani oynadığı onlarca maçtan çıkarılan notlar, futbolcunun kartvizitiydi, biz de takdim ettik.

Kimse kusura bakmasın ama bir futbolcuyu sürat ve teknik başlıklarıyla yorumlayıp; sonra yerli statüsündedir, iyidir diye geçiştiremem. İki sezon boyunca büyüklerin transfer listesine sürat ve tekniğiyle girdi Sercan. Ancak aynı hızla düşüşünün sebebi, birçok pozisyonda basit bir pas yerine topla çok oynayarak kaybetmesiydi. Ya da futbolu sadece depardan ibaret sanmasıydı. Eğer bir forvet olarak pas, şut, verkaç, arkası dönük oyun ve hava topu özellikleriyle donanmış olsaydı, klavyede kelimeler de ona göre dolanırdı. Ancak kim ne düşünürse düşünsün, objektif olmak zorunda olduğumuz bir yer vardır: Orası da saha içidir.

Henry'nin çok büyük bir hayranı Sercan. Hatta hayranlığını Fransız yıldızın kendisine de anlatmışlığı var. Ancak hayranlıkla birlikte birkaç da maç kasedi takip etse, idolünün peşinden gidebilecek potansiyel de kendisinde mevcut. İkili forvet oynamayı seven bir isim Sercan. Yanındaki santraforun ona top indirmesi, pas çıkarması onu tam bir golcü yapacak. En azından böyle inanıyor. Ancak, fiziksel seviyesini de bu mücadeleye hazır tutmalı. Aksi halde tek bir şut şansı olduğunda ve ondan yararlanamadığında, hangi gazetelerde hangi manşetlerle çıkacağını; hangi köşe yazarlarına meze olacağını iyi bilmeli.

Bu kadar uyarı dolu cümleden sonra, olumlu birkaç not ekleyelim. Sonra Sercan konulu başka bir yazıda daha buluşacağız. Özgüveni çok yüksek Sercan Yıldırım'ın. Dilediğini yapabilme özgülüğünü kendinde görüyor. Samet Aybaba zamanında kendisini 13 hafta sağ açıkta oynattı, bazen de sola geçti. Kanatta oynarken 7 gole ulaşıp, gol krallığında Milan Baros ile başabaş vaziyete gelmişti. Dolayısıyla bazı kilitlenen deplasmanlarda iyi bir çilingir olması beklenebilir. Sonuçta Sercan için en önemli şey boş alan, ve bunu kanattayken fazlasıyla bulabilir. Tabi son söylediğim bir paradoks. Galatasaray'a boş alan vermemek için iyice kapanan takımlar izleyeceğiz sıklıkla. Sercan bakalım bu paradokstan nasıl çıkacak ?

Bir sonraki yazıda, Sercan'ı konuşmaya devam edeceğiz. Yorumlarınızı esirgemeyin..

U.Kaan Karacan