EURO 2012 | Bir şey eksik değil, hiç bir şey yok!

Polonya ve Ukrayna'nın ev sahipliği yapacağı Euro 2012'e katılmak için play-off turunda Hırvatistan ile mücadele eden A Milli futbol takımımız Ali Sami Yen Spor Kompleksi, Türk Telekom Arena'da oynadığı karşılaşmadan 3-0 mağlup ayrılarak hem şampiyona vizesini zora soktu, hemde ortaya koyduğu futbol ile rövanş için umutlanmamamıza gerek olmadığını gösterdi. Karşılaşmanın hemen başında, daha 2.dakikada Olic'in golüne engel olamayan millilerimiz, 32.dakikada Mandzukic'e de engel olamayınca soyunma odasına 2-0 mağlup girdi. İlk yarıda oyunun tek hakimi olan ve istediği gibi yönlendiren Hırvatistan, ikinci yarının başında, 51.dakikada Corluka ile farkı 3'e çıkartarak sonucu belirledi.

Maça dair, oynanan oyuna dair yazacak, söyleyecek birşey yok. Hırvatistan istediği gibi oynadı, istediği gibi kontrolü altına aldı, istediği gibi hücum yaptı, savunma yaptı, istediği gibi geldi, gitti ve gol attı. O kadar rahat, o kadar rahat oynadılar ki.. Maç deplasmanda mı, içerde mi belli değildi. Top yüzdesi her ne kadar milli takımın lehine olsa bile, pozisyon anlamında, oyuna hakimiyet anlamında Hırvatistan'ın açık ve bariz üstünlüğü bulunuyordu. İkinci yarıda kaleye isabetli 5 şutumuz olmadığını söylemek gerekiyor. Hatta bırak ikinci yarıyı, maçın tamamında "pozisyon" olarak değerlendirilebileceğimiz 5 tane şutumuz yok. Karşılaşmanın ikinci yarısında oldukça enteresan olaylar gelişti. Maçta son derece kötü bir oyun ortaya koyan oyuncularımız ıslıklanırken, özellikle kaleci Volkan Demirel ikinci yarıda kontrol ettiği toplar sonrasında protesto amacıyla alkışlandı. Tribünlerin bu tepkisine aynı şekilde cevap veren Volkan, ıslıklanmasının ardından tribünleri tekrar alkışladı ve taraftarlara televizyondan çok net biçimde okunacak şekilde "küfürler" etti. Aradan geçen bir kaç dakika sonra Emre'nin önce tribünlere "Tamam sakin olun" minvalinde telkininde bulunduğu, daha sonrasında da kendisinde açık ve alenen taraftara küfür ettiği ekranlara yansıdı. 

Kazanırsınız, kaybedersiniz, kötü oynarsınız, iyi oynarsınız, şanssızsınızdır, formsuzsunuzdur. Herşeyi bir kenara bırakın. Bir milli takım düşünün. Taraftar oyunundan memnun olmadığı oyuncuyu protesto ediyor, oyuncu dönüp küfür ediyor. Taraftarı sakinleştirmeye gelen bir başka oyuncu sözde sakinleştirdiği taraftarlara arkasını dönüp "... çocukları" diye açık açık küfür edebiliyor. Kendisine, rakibine, hakeme saygıyı bir tarafa bırakın. Kendi milletine, taraftarına, vatandaşına saygısı olmayan adam maç kazansa ne olur, kazanmasa ne olur? Maç öncesi milli takım, vatan, millet, bayrak gibi birleştirici ve bütünleyici unsurlardan bahsedenler maç sırasında taraftara dönüp alenen küfür ediyorsa eğer, bir sonraki karşılaşmada görecekleri tepkiye şimdiden hazır olsun.

Ne demişti daha dün saygı, sevgi ve özlemle andığımız Mustafa Kemal Atatürk? "Ben sporcunun, zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklı olanını severim."