Analiz | Transfer fırtınasının ardından sistem..

Galatasaray Yönetimi atağa geçerek bir hafta içerisinde transfer planlamasının büyük çogunluğunu realiteye çevirmeye başardı. Biten Hamit Altıntop, Nordin Amrabat ve Burak Yılmaz transferleri ve bitmek üzere olan Felipe Melo transferi ile takımın ilk onbiri için gerekli olan hamleler yapılmış oldu. Belki de Galatasaray tarihindeki en başarılı transfer çalışması olan bu haraketten çıkarılacak en önemli mesaj yönetimin Fatih Terim'e olan %100 güvenidir çünkü getirilen oyuncuların tamamı Terim'in yönetime verdiği listenin mevkilerinde birinci tercihleri. Yani özetle, Felipe Melo transferinin de başarıyla sonuçlandırılmasının ardından, Terim'in ilk onbir için istediği bütün oyuncular kadroya katılmış durumda olacak.

Bir önceki yazımda da bahsettiğim gibi Fatih Terim'in birinci taktik tercihi asimetrik 4-4-2. Transferlerden önce Galatasaray'ın bu taktiği başarıyla uygulamak için Felipe Melo hariç üç yeni oyuncuya ihtiyacı vardı. Bunlardan bir tanesi orta saha özellikli kanat oyuncusu, ikincisi hücum özellikli kanat oyuncusu ve diğeri de dribling özelliği olan bitirici forvet oyuncusuydu. Hamit Altıntop gibi çok yönlü bir oyuncu transfer edilerek orta saha özellikli kanat oyuncusu eksiği başarıyla giderilmiş oldu. Hamit Altıntop soğukkanlı oyun yapısı ve sağ bek mevkisinde dahi oynayabilecek kadar gelişmiş defansif özellikleriyle bu mevki için adeta biçilmiş kaftan. Sağ kanada bu tarz bir oyuncunun alınmasıyla sol tarafa hücum özellikleri ön plana çıkan bir oyuncu gerekliydi ve bu ihtiyaç da Nordin Amrabat ile giderildi. Amrabat'ın PSV ve Kayserispor'da en çok göze batan özelliği dribling kabiliyeti ve sürati ile kısa sürede sıfıra inebilen bir oyuncu olmasıydı, yani asimetrik 4-4-2'nin hücumcu kanat oyuncusu için birebir aranan özelliklerle göze battı Nordin Amrabat. Son ihtiyaç ise defansın arkasına süratle sarkabilen, gol yüzdesi yüksek bir hücum oyuncusuydu ki son iki senede geliştirdiği oyun stili ve attığı gol sayısı dikkate alındığında bu mevkinin en kaliteli ve belki de tek yerli alternatifi Burak Yılmaz'dır. Burak'ın transferi ile asimetrik 4-4-2'nin tüm mevkileri gayet başarılı tercihlerle doldurulmuş oldu. (Resim 1)

Yapılan transferlerin bir diğer pozitif etkisi ise takımın bu trasferlerle beraber Terim'in kafasındaki ikinci sistem olan 4-3-3'e kolayca geçebilecek olması. Amrabat, golü düşünen yapısı ve golcü yetenekleri sayesinde 4-3-3'ün öndeki üçlüsünde rahatça oynayabilecekken Hamit'in de merkezi orta sahada başarıyla oynayabilmesi sayesinde 4-3-3'in orta üçlüsünde sıkıntı çekmeyeceği gerçeği Terim'in tercihlerinin nedenini açıkça ortaya koyuyor. Bu sene içerisinde takımı sıkça 4-3-3 formasyonunda görebiliriz.  Sonuç olarak yönetim gayet başarılı bir şekilde Terim'in istediği alternatifli kadroyu kurdu ve Hoca'ya teslim etti. Bundan sonrası artık teknik ekibimizin sorumluluğunda. Kalan hazırlık süresi en iyi şekilde değerlendirilmeli ve takımımız hem fiziksel hem de zihinsel olarak Kasımpaşa maçıyla başlayacak zorlu lig, kupa ve Avrupa maratonuna hazır hale getirilmeli.