Milan Macvan resmen Galatasaray Medical Park'ta..

Yeni sezon öncesi yapılanmasını sürdüren Galatasaray Medical Park ses getirecek bir transfere daha imza attı. Bonservisi İsrail ekibi Maccabi Electra'da bulunan Sırp oyuncu Milan Macvan'ın transferi tamamlandı. Geçen sezonu kiralık olarak Partizan'da geçiren Macvan ile 2 yıllık sözleşme imzalayan takımımız böylece pota altı rotasyonu için önemli bir hamle yapmış oldu. 22 yaşındaki oyuncu genel olarak uzun forvet olarak görev alırken zaman zaman pivot olarak da görev yapabiliyor. Genç oyuncu için kulübüne 150 bin dolar buy-out bedeli ödenecek.

MİLAN MACVAN'IN KARİYERİ
16 Kasım 1989'da o zamanlar hala Yugoslavya'ya bağlı olan Hırvatistan'ın Vukovar şehrinde dünyaya gelen Milan Macvan, Sırbistan'ın Zeleznik takımında basketbola başladı. 18 yaşına kadar burada forma giyen genç oyuncu 2007-08 sezonuna yetiştiği kulüp olan Zeleznik'le giriş yaptı. Macvan sezonun devamında ise 18 yaşını doldurduktan sonra ezeli rakip Hemofarm'la anlaşarak ilk profesyonel sözleşmesine imza attı. Avrupa Basketbolu'nda kulüpler düzeyinde adını bu kulüpte duyuracak olan Macvan'ın bu transferinin ilginç bir hikayesi var. Macvan, 2007 yazında yer aldığı Sırbistan U-19 takımıyla birlikte Dünya Şampiyonası'nda mücadele etti ve ev sahibi oldukları turnuvada takımının şampiyon olmasında başrol oynayan isimlerden biri oldu. O takımın antrenörü olan Miroslav Nikolic ise aynı zamanda Hemofarm takımını da çalıştırmaktaydı. Ve sezonun devamında ilk profesyonel sözleşmesini imzalamaya hazırlanan Macvan, Nikolic'le tekrar birlikte çalışabilmek için Hemofarm'a gitmeyi tercih etti ve 150 bin Euro bedelle bu transfer gerçekleşti. Ancak takip eden haftalarda Hemofarm istediği sonuçları alamayınca Nikolic'le yollar ayrıldı ve onun yerine Macvan'ın Zeleznik'teki koçu Vlada Vukoicic getirildi. Böylece Vukoicic-Macvan ikilisi tekrar bir araya gelmiş oldu.

Bu sezona değinmeden önce Macvan için gayet verimli geçen 2007 yazına da bir göz atmak lazım. Macvan az önce de belirttiğim üzere ilk olarak U-19 takımıyla beraber Dünya Şampiyonası'na katılırken takımın en önemli isimlerinden biriydi ve şampiyonluğun kazanılmasında önemli pay sahibi oldu. Bu turnuvanın bitiminden 10 gün sonra başlayacak olan U-18 Avrupa Şampiyonası için takımın o zamanki koçu Dejan Mijatovic tarafından milli takıma davet edildi. Bu turnuvada da başarılı bir performans sergileyen Macvan 8 maçta 19.3 sayı ve 10.3 ribaund ortalamalarını yakaladı ve takımının şampiyon olmasında en önde gelen isim oldu. Böylece henüz 17 yaşındayken bir yaz içinde iki tane uluslararası turnuvada şampiyonluk yaşayan ve önemli tecrübeler edinen Macvan, devamındaki sezonda baştaki Zeleznik dönemini saymazsak Hemofarm ile Adriyatik Ligi'nde ve Eurocup'ta boy gösterdi. Ligde 21 maçta 6.4 sayı ve 4.1 ribaund, Eurocup'ta ise 5.8 sayı ve 2.5 ribaund ortalamalarıyla oynadı. Sezon sona erdikten yazın yine bir uluslarası turnuvaya hazırlandı. 18 yaşında olmasına rağmen Sırbistan U-20 Milli Takımı'yla birlikte Avrupa Şampiyonası'nda mücadele eden Macvan burada da dikkat çekici bir performans gösterdi. Letonya'da düzenlenen turnuvada Marko Keselj, Miroslav Raduljica gibi genç yıldız adaylarıyla aynı formayı terleten Macvan turnuvada çıktığı 8 maçta 16.9 sayı ve 6.6 ribaund ortalamalarını yakaladı. Bu turnuvada da şampiyonluk sevincini yaşayan Macvan en iyi perfomansını ise finalde Litvanya'ya karşı sergilerken, 31 sayı-7 ribaund-5 asistle finalin yıldızı oldu.

2008-09 sezonuna kaldığı yerden devam eden Macvan ligde 9.9 sayı ve 4 ribaund ortalamalarıyla oynarken  ligde 3. lük yaşadı. Eurocup'ta ise takımıyla beraber Final-4 oynarken, yarı final maçında Litvanya ekibi Rytas'a yenilmekten kurtulamadılar. 11.3 sayı-4.2 ribaund ortalamaları yakaladığı bu sezonda Eurocup'ın o yılki ''Rising Star''ı yani, en iyi genç oyuncusu seçildi. Bu başarılı sezonun içinde aynı zamanda Nisan ayında Nike Hope Summit mücadelesine de çıkan Macvan, Uluslarası Takımın 1998 yılından sonra ilk kez galibiyet almasında başrol oynarken, 23 sayı-14 ribaund-6 asist'lik performansıyla maçın MVP'si seçildi. Bu sezonun bitimindeyse yine çok fazla tatil imkanı bulamayan Macvan bu sefer Sırbistan Milli Takımı'yla beraber Polonya'da düzenlenen 2009 Avrupa Şampiyonası'na hazırlandı. Turnuvada final oynayan ancak finalde İspanya'ya kaybeden takımın içinde yer alan Macvan takımın kısıtlı süre alan oyuncularından biriydi. Çıktığı 9 karşılaşmada 12.6 dakika ortalama süre alırken 2.7 sayı-1.9 ribaund ortalamalarıyla oynadı. 2009-10 sezonuna gelindiğindeyse 20 yaşına gelmiş olan Macvan Hemofarm'la birlikte tamamlayacağı son sezona çıkıyordu. Önceki sezona göre takımı ligde benzer bir perfomans gösterip 3. olurken Eurocup'ta ise hayal kırıklığı yaşayıp grup aşamasında elendi. Bireysel olarak ise ligdeki 13.3 sayı-8.4 ribaund ortalamaları onun yavaş yavaş kendini geliştirdiğinin göstergesiydi. Ülkemizde düzenlenen 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası için gene milli takımdan davet alan Macvan bu sefer takımıyla beraber yarı finale kadar yükselebildi. Ancak burada 12 Dev Adam'a elenen Sırbistan Milli Takımı'nda maç başına 13.1 dakika süre alırken 5.7 sayı-1.4 ribaund ortalamalarıyla oynadı.

Bir sonraki sezona çok hızlı bir giriş yapan ve Hemofarm formasıyla hem ligde hem de Eurocup'ta etkileyici performanslar sergileyen Macvan emeklerinin karşılığını Avrupa Basketbolu'nun ekol olmuş takımlarından Maccabi Electra'ya transfer olarak aldı. Maccabi'ye gitmeden önce Hemofarm'la çıktığı 12 lig maçında 19.2 sayı-6.7 ribaund, Eurocup'taki 5 maçındaysa 17 sayı-8 ribaund ortalamalarını yakaladı. Maccabi forması altında ise beklenen performansı tam olarak veremedi. Sezonun geri kalanında formasının giydiği İsrail ekibinde İsrail Ligi Şampiyonluğu ve Euroleague Finali gibi üst noktaları görmesine rağmen bireysel anlamda gösterdiği performans ve yakaladığı istatistikler tatmin edici olmadı. Avrupa'nın en üst seviyesinde kendini test eden ve istenileni veremeyen Macvan öte taraftan NBA kariyeri için şansını denemeye karar verdi. 2011 Draftına katılmaya karar veren Sırp oyuncu, Clevaland Cavaliers tarafından 2. tur 54. sıradan seçildi. Ancak NBA için henüz hazır olmayan ve özellikle atletizm anlamında bu seviyenin altında olan Macvan kariyerine Avrupa'da devam etti. 2011-12 sezonu için ülkesine geri döndü ve Partizan'a 1 yıllığına kiralandı. Sezona başlamadan önce ise Sırbistan Milli Takımı'yla 2011 Avrupa Şampiyonası'na katıldı. Takımı turnuvayı 8. tamamlamasına rağmen o bireysel anlamda çok iyi bir performans gösterdi. 8 maça çıkıp 16.9 sayı-6.6 ribaund-3.8 ribaund ortalamalarını yakalarken kariyeri için yeniden bir umut ışığı yaktı. 2011-12 sezonunda Partizan forması altında mücadele eden Macvan adeta yeniden doğdu. Adriyatik Ligi'nde 13.3 sayı-8.5 ribaund ortalamalarıyla oynarken Euroleague'de grupları geçemeyen takımında 15.3 sayı-8.2 ribaund ortalamalarıyla oynadı ve normal sezonun Ribaund Kralı oldu. Ayrıca takımıyla birlikte Sırbistan Ligi Şampiyonluğu'nu ve Sırbistan Kupası'nı da kazanarak başarılı bir sezonu geride bıraktı.

ÇOCUKLARIN ARASINDAKİ BÜYÜK ADAM
Milan Macvan takımımızın pota altı rotasyonunu güçlendirmek için yaptığı bir transfer. 2.06 boyundaki Sırp oyuncu hem 4 hem de 5 numara oynayabiliyor. Ancak onun için ideal pozisyon uzun forvet. Bizim takımımızda da muhtemelen daha çok orada oynayacaktır. Macvan ilgili teknik detaylara geçersek ilk belirtmemiz gereken nokta basketbol IQ'sunun yüksek oluşudur. Macvan saha içinde nerede ne yapacağını bilen, oyun zekası yüksek ve iç güdüleri güçlü bir basketbolcudur. Genç yaş kategorilerinden beri oyunundaki bu üstünlük ve olgunluk yaşıtlarıyla beraber mücadele ettiği maçlarda kendini belli etti ve onu o dönemlerde yakından takip eden scoutların ona 'Çocukların arasında mücadele eden adam' benzetmesini yapmasına sebep oldu. Tabi bununla beraber fiziksel gelişiminin de genç yaşlarda iyi olmasından ötürü pek çok oyunucudan daha erken zamanlarda üst seviye basketbolda oynama fırsatı yakaladı. Bu da onun oyunundaki olgunluğun kazandığı tecrübeyle gelişmesini sağladı.

Basketbol IQ'sunun yüksek olması bir oyuncu için daha çok doğuştan gelen bir özelliktir. Bunu aldığı basketbol eğitimiyle ve maç oynadıkça kazandığı tecrübelerle büyütür. Bu anlamda Macvan'ın çok iyi bir eğitim sürecinden geçtiğini söylememiz mümkün. Avrupa'nın oyuncu yetiştirme ve bu oyunculara verdiği fundemental donanımı açısından belki de 1 numaralı ekolü olan Sırp ekolünden çıkmış olması Macvan'ın özellikle hücumdaki yeteneklerine ve çok yönlülüğüne temel oluyor. Bu anlamdaki yeteneklerine baktığımız zaman Macvan'ın hücumda pek çok şekilde sonuca gidebildiğini görüyoruz. Sırtı dönük oyunda pivot hareketlerini bilen,kuvvetli ve bitirme konusunda da iyi bir isim. Bununla beraber yine sırtı dönük oynarken kendisine yapılacak ikili sıkıştırmaları doğru paslarla cezalandırabilecek kadar pasör yetenekleri olan bir isim. 3 sayı çizgisinin gerisinden rakipler için önemli bir tehdit olabilecekken aynı zamanda potaya gidişlerindeki ettiği penetreler üzerinden de sayı bulabiliyor. Kısacası hem içeriden hem de dışarıdan oynayabilen, hücumda çok yönlülüğe sahip ve farklı hücum setlerinde takımın gizli liderlerinden biri olabilecek kalibrede bir oyuncu.

Hücumda hemen herşeyi doğru ve iyi yapabilen bir oyuncu olmasının yanında işin savunma kısmında henüz o noktalara ulaşamadığını söyleyebiliriz. Tabi ki kötü bir savunmacı değildir. Özellikle 4 numarada oynadığı zaman kendi mevkisini gayet iyi savunabilir. Uzun forvet pozisyonu için kuvvetli bir oyuncu olduğundan post-up savunması konusunda iyidir, aynı zamanda hareketli 4 numaralara karşı da sağlam bir duruş gösterecektir. 5 numaraları savunma konusundaysa biraz yumuşak kalabilecek bir oyuncu olduğunu söyleyebiliriz. Macvan'ın oyunundaki belki de en eksik olan nokta atletizmdir. Çok atletik bir oyuncu olmaması genellikle savunmada rakip pivotlara karşı  yeterli sertliği oluşturamamasına sebep oluyor. Zaten bir gün NBA'e gidemezse en büyük sebep bu atletizm eksikliği olacak. Özellikleri itibariyle tam bir Avrupa Basketbolu oyuncusu. Ribaundlar konusuna gelirsek ise kariyerindeki şu ana kadarki bölümde henüz net bir istikrar yakalayamadığını görüyoruz. Zaman zaman çok iyi ribaund ortalamaları yakalasa da bazen beklenenin altında kaldığı olmuştur. Ama bu konuda potansiyeli yüksek bir oyuncu olduğunu söylememiz yanlış olmaz. Zira geçen sezon Euroleague'in grup aşamalarındaki performanslara bakıldığında tüm oyuncular arasında en fazla ribaund alan isim Milan Macvan. Bu da bize mutlaka bir fikir veriyordur.

Macvan'ın biraz da karakterine değinmek lazım. Şahsi fikrim büyük takımlarla büyük hedefleri kovalayan oyuncuların içinde mutlaka kazanma hırsı olması gerektiğidir. Hırslı olmayan oyuncuların üst düzey mücadelerde yetenekleri ölçüsünde performans veremediğine pek çok kez şahit olmuşuzdur. Macvan bu hırsa, azme ve gerektiği zaman alabileceği sorumluluklarla birlikte önemli liderlik özelliklerine sahip.  Bunu daha önce oynadığı maçlarda sahaya yansıttığını pek çok sefer gördük. Özellikle zor anlarda sorumluluk almaktan kaçınmayan ve kazanmak için sonuna kadar zorlayan bir yapıya sahip. Bu da bence büyük takım oyuncusu olmak için gerekli olan sağlam sporcu karakterine sahip olduğunu gösteriyor. Basketbolda son birkaç yılda yaptığımız atılım ve büyüttüğümüz hedefler ölçüsünde bizle birlikte bu yolda yürüyebilecek, takımı mental olarak da yukarı çekebilecek bir isim.

Macvan'ın bizim takımımızdaki alacağı role gelirsek, herhangi bir sürpriz olmazsa 4 numaranın ona emanet edileceğini söyleyebiliriz. Şu an kadromuzda bulunan İlkan ve Ersin'le birlikte uzun forvet rotasyonunu oluşturmasını bekliyorum. Ersin'in zaman zaman 5 numaraya da kayacağını düşünürsek, bu mevkide sürelerin çoğunu Macvan alacaktır. Onun kenara gelmesi gerektiği anlardaysa İlkan'ın sahada olacağını söylemek mümkün. Bu iki genç oyuncu birbirini iyi tamamlayacak özelliklere sahip. Macvan'da eksik olduğunu söyleyebileceğimiz atletizm ve sertlik eksikliklerini İlkan gayet iyi kapatabilir, İlkan'daki eksik olan oyun zekası ve hücumdaki istikrar gibi özelliklere ise Macvan fazlasıyla sahip. Tüm bunlardan hareketle Macvan'ın özellikle hücumda bizim için önemli bir silah olacağını ve bizi bu anlamda başka bir seviyeye çekebilecek bir isim olduğunu düşünüyorum. Örneklemek gerekirse Ergin Ataman'ın geçen sezon Beşiktaş'ta Erceg'den aldığı katkının bir benzerini belki de daha fazlasını Macvan'dan alabileceğini söyleyebiliriz.

Toparlarsak, yine çok doğru ve takımın ihtiyaçları doğrultusunda bir transfer yaptık. Hem tarz, hem de kalite olarak çok doğru bir oyuncuyu 250 bin Euro gibi bir miktara transfer ettik. Geçen sezon en çok dilimizin yandığı ve eksikliğini yaşadığımız mevki 4 numaraydı ve bu eksikliği kapatabilecek bir isim şimdi bizle beraber. Ayriyeten henüz 22 yaşını bile doldurmamış ama buna rağmen kariyerinde fazlaca tecrübe edinmiş bir ismi kadromuza katarak önümüzdeki sezonlara dair umut verecek bir yapılanma içinde olduğumuzu söyleyebilirim.  Kendisinin kısa-orta-uzun vadede takımımıza katabileceği çok şey var, onun da bizimle birlikte basketbolunu büyütme ve kendini geliştirme şansı ortada duruyor. Hayırlı bir birliktelik olacağını düşünüyorum ve  bizimle birlikte büyük başarılara yürüyeceğini umuyorum. Son olarak bu transferle birlikte daha önce ön sözleşme imzalanan Buckman transferinin rafa kalktığını söyleyebiliriz. Yapılması düşünülen 2-3 numara transferleriyle birlikte -ki burada da favori ikilimizin Domercant/Hawkins olduğu biliniyor- atletik,fizik olarak pota altını doldurabilecek sert bir 5 numara transferiyle birlikte transferi kapatacağımızı belirtelim.
Tekrardan Milan Macvan'a hoşgeldin diyor ve şampiyonluklar hedeflediğimiz bu sezonda formamız altında üstün başarılar diliyoruz.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0