Hazırlık Maçı | Kartalspor 0-2 Galatasaray

Milli maç arasını hazırlık maçlarıyla değerlendirerek adaptasyon ve maç temposu sorununu en kısa sürede çözmeyi hedefleyen Galatasarayımız milli maç arasında ikinci hazırlık maçında PTT 1.Lig ekiplerinden Kartalspor ile karşılaştı. Uzun bir aradan sonra yeniden gündüz maçına çıkan takımımız sert rakibinin yanı sıra sert zeminle mücadele ederek hem kendisini fizik olarak test etti, hem maç eksiği bulunan oyuncularını görme imkanı buldu. Rakibi karşısında oyunun kontrolünü elinde bulunduran takımımız Felipe Melo ve Nordin Amrabat'ın golleriyle sahadan 2-0'lık galibiyetle ayrılırken, kadroda bulunan 16 oyuncumuz karşılaşmada süre buldu.

Radyo Seymen Kartal Stadı'nda oynanılan karşılaşmaya milli takıma giden ve sakatlıkları bulunan oyuncularından yoksun çıkan takımımız sahaya Ufuk, Sabri - Gökhan - Cris - Çağlar, Furkan - Yekta - Melo - Engin, Amrabat ve Sercan ilkonbiri ile çıktı. Karşılaşmanın ilk 10 dakikalık bölümünde zemine ayak uydurmaya çalışan takımımız rakibine şans vermezken, aradan geçen 10 dakika sonrasında oyunun hakimiyetini ele almayı başardı. Bu dakikadan sonra rakip kaleye yüklenmeye başlayan takımımımız arka arkaya kullandığı üç korner sonunda Kartalspor karşısında Felipe Melo'nun arka direkte dokunuşuyla golü buldu ve maçta 1-0 öne geçti. Golün ardından temposunu düşürmeyen ve rakip kalede Amrabat özelinde ataklar kuran takımımız Faslı oyuncunun kendi oyun stiline özgü golle farkı 2'ye çıkarttı ve skoru karşılaşmanın ilk yarım saatlik diliminde tayin etmiş oldu. Bu dakikadan sonra oyunun biraz sıkıcı olmaya, tempo düşmeye başladı. Bunda elbette birçok neden var, fazla yüklenmek istemeyen ve oyunu bir an evvel bitirmeye çalışan Galatasaray vardı sahada. Fizik olarak hazır olmayan, maç eksiği bulunan ve takıma yavaş yavaş ısınan oyuncuların yanı sıra ikinci yarıda oyuna giren genç oyuncularla birlikte keyif veren ve bol gollü hazırlık maçından ziyade oyuncuların kendilerini test etme imkanları oldu.

Karşılaşmaya dair fazla birşey diyemeyiz, Kartalspor takdir edersiniz ki Galatasaray ayarında bir takım değil. Kartalspor karşısında oynanılan oyunu kıstas alarak almak ve yorumlamak yanlış olur. Bu maç özelinde maç temposu bulunmayan, takımda forma şansı bulmak için mücadele eden oyuncuları yorumlamak olur. Baros'un transfer görüşmeleri, Riera'nın eşinin hamilelik durumu nedeniyle izinli olduğu karşılaşmada kalemizde tehlike görmemiz (ikinci yarıda tek pozisyon, direkten döndü) Ufuk ve Eray özelinde birşey söylememizi kısıtlıyor. Savunmaya son gün zorunluluktan takviyemiz Cris'in üstüste iki maç oynaması ve maç temposunun yanı sıra takım arkadaşlarına uyumunu kısa sürede gerçekleştirmeye çalışması onun hanesi adına artı yazılmasını sağlayacak. Melo'nun da maç temposunu yakalamaya çalıştığını ve 80 günden fazla yaptığı tatilin acısının çıkmaya başladığını dipnot olarak düşelim. Kayserispor'dan bedelsiz olarak transfer ettiğimiz Furkan'ın fizik olarak hazır olmadığı ortada, sezon öncesi kampını sakatlığı nedeniyle kaçıran genç oyuncu birşeyler ortaya koymaya çalışıyor, mücadele ediyor, çalışıyor, çabalıyor. Fizik olarak hazır değil ama mental olarak kendisini göstermenin peşinde, bunu zaman zaman başardı. Güldüğü görüntülerini özlediğimiz Engin bu takımda aranılan, fark yaratan oyunculardan birisi. Oyun aklı olmasının yanı sıra hücumda çeşitliliği ve yetenekleri takımda fark yaratan, dikkat çeken isimlerin başında geliyor. Aldığı cezanın milad olmasını temenni ediyoruz ama takımda onu arıyoruz, özlüyoruz. 

İleride tek forvet olarak Sercan Yıldırım ile oynayan bir takımın hücum gücü belli başlı kısıtlar çevresinde oluyor ama hücum gücü olarak Amrabat gibi bir oyuncunuz varsa her an herşeyi yapabiliyorsunuz. Sağdan, soldan, ortadan rakip savunmayı sürekli tehdit eden ve tabir-i caizse taciz ateşinde bulunan Faslı oyuncu özelliklerini net olarak sahaya yansıttığında hücumda fark yaratıyor. Topu önüne aldığında rakibini çok çabuk ekarte edebilen Amrabat dikine oynayan ve süratle ceza sahasına hareket eden bir oyuncu. Bir nevi roket misali hedefe kilitleniyor, kaleye doğru hareketleniyor. İlk hareketinde biraz yavaş kalan Faslı kanat oyuncusu hızlanmaya başladığında çok seri bir şekilde adam eksilterek ceza sahasına yöneliyor, bunu bugün sık sık tekrar etti. Geçen sene böyle bir oyuncunun eksikliğini çekiyorduk, bu noktada maç temposunu kazanması ve takımın ideal 11'ine girmesi halinde çok fayda sağlayacağı aşikar. Maçın en iyi isimlerinden birisiydi diyebiliriz, Kartalspor'un fizik ve güce dayalı savunmasının yanı sıra kötü zeminde iyi işler yaptı. Amrabat'ın kanattan sık sık kaleye tehditlerini bir kenara bırakalım, savunmayı ortadan delen bir başka isim Yekta'ydı. Geçen sene yaşadığı talihsiz sakatlığın ardından sahalara dönen tecrübeli ortasaha oyuncusu dkine ve tempolu oyunu ile bugün alkış topladı. Ortasahada kazanılan her topu tempolu bir şekilde ileriye taşıyan, kaleye doğru hareket eden bir isim Yekta, ki bu oyunu sisteminin ana parçası hücum olan Fatih Terim'in de dikkatini çekmiştir mutlaka.

Kartalspor maçını kıstas alamayız ama bazı oyuncularımızın performansları umut verici, geleceği görmemizi sağlıyor. Bu sene takım halinde 60'a yakın maç oynayacağımızı düşündüğümüzde, her oyuncumuzun hazır olması gerekiyor. Rotasyonda kaliteli oyuncuların bulunması, takımın kalitesini, karakterini ve kimliğini bir üst seviyeye çıkartır. Bunun katkılarını önümüzdeki haftalarda göreceğiz, gireniyle çıkanıyla aynı standartı yakalamamız gerekiyor. Kartal maçının yanı sıra Genoa maçında da 15 dakikalık özetlerde izleyebildiğimiz kadarıyla dalga dalga rakibinin üzerine giden, fizik ve mücadele gücü yüksek bir Galatasaray sahaya yansıyor. Güzel ağırlama ve misafirperverlik için Kartal camiasına teşekkür etmek gerekiyor, PTT 1.Lig'de yolları açık olsun.

Son olarak dipnot. Abdürrahim Albayrak bugün maçtan önce LigTV'e sitemde bulunuyordu, İtalya'da oynanılan Genoa maçının yayınlanmamasıyla ilgili olarak. Bizde hatırlatmak istiyoruz, bizim 'ücretli' bir kanalımız vardı. Sahi o ne yapıyor?