[ÇEVİRİ] Sneijder: Burada asla hayal kırıklığına uğramayacağımı hissettim.


Galatasaray'a transfer olduktan sonra dünya spor gündeminden düşmeyen, uzun zamandır davet edilmediği Hollanda milli takımına, Galatasaray'da gösterdiği yükselen grafiğiyle yeniden kaptan olarak davet edildikten sonra bir kez daha dikkatleri üzerine çeken Wesley Sneijder'in, milli takım kampında volkskrant.nl'ye verdiği röportajın çevirisidir.


28 yaşındaki Wesley Sneijder kulüp sorunları yüzünden, Hollanda milli takımında 4 maçı kaçırmıştı. Şimdi Galatasaray'da eski ritmini yakalarken, yeniden formuna kavuşuyor ve Estonya karşısında oynanacak maçta milli takıma kaptan olarak geri dönüyor.

Her zaman bir savaşçıydın; ama İnter'de sana zor zamanlar yaşattılar değil mi?
Hayır, haha, kesinlikle hayır. Bir an geldi ve işte o zaman bu iş benim için tamamlandı dedim.

Wesley Sneijder halinden gayet memnun, neşe içinde ıslık çalarak yanıtlıyor sorularımı. Geçmiş periyodda yaşadığı acıklı hikayeyi bile şöyle anlatıyor:
"Kendime güvendim, kendime inandım. Bazen, bazı şeyler kolay değildir; ama tünelin sonunda her zaman ışığı göreceğimi biliyorum."

Geride kalan 4 maçta kulübü İnter'de oynamadığı sebebiyle milli takıma seçilmeyen Sneijder, yeni kulübü Galatasaray'a transfer olduktan sonra Noordwijk'te Estonya ve Romanya ile oynayacakları Dünya Kupası maçları için teknik direktör Louis van Gaal tarafından takım kaptanı olarak geri çağrıldı.

Gençlik hallerini hatırlatınca, o zamanlar gençtim; ama çok da değişmedim, boşver şimdi onları diyen Sneijder birkaç yıl önce çekilen "Sneijder Tapes" adlı belgesele ait görüntüleri düşününce;..
Söylediğim gibi, ben hala aynı benim. Çılgınca gelebilir; ama hala aklımda atacağım golleri canlandırıyorum. Bunların hepsi gerçek. Birkaç maç kaçırmış olabilirim; ama her zaman bir sonraki maçı düşünürüm.

Her zaman yeni bir hedefe odaklanıyor. "Bir hedef de Milli Takım için düşünüyorum, Dünya Kupası..."  Oldukça genç bir takımda bunu yapabilir mi acaba diye düşünürken bana gülerek cevap veriyor: 
Sana da dediğim gibi, şimdiye kadarki bütün hedeflerim gerçekleşti. Bir kere kupaya çok yaklaştık. Tabii ki bir kere daha yapabiliriz. Neden olmasın. Diğer bütün ülkelerin bir hedefi var. Biz de bunu yapmalıyız. Tabii ki kolay olduğunu söylemiyorum. Dünya Kupası'nı ve Galatasaray ile Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak için her şeyimi verebilirim. Herhangi bir şey olabilir." 

Ocak'tan beri yeni kulübü olan Galatasaray, kulüpler düzeyinde en önemli organizasyon olan Şampiyonlar Ligi'nde Real Madrid'e karşı çeyrek final oynayacak. Önümüzdeki sene oynanacak olan Dünya Kupası -ki bu normal olarak onun son Dünya Kupası olacak- da futbolun temelini oluşturan bir ülkede, Brezilya'da oynanacak.
Çok da takılı kalmamaya çalışıyorum tabii; ama eğer kazanırsam bu benim için bir ilk olacak.

Eleştirmenler, 2010'da yaşadığı zaferlerden sonra İnter'de çok fazla kaldığını düşünseler de..
Öyle olabilir; ama başka seçeneğim yoktu. O zamanki hocamız gittikten sonra, ben de kendimi birden daha önce oynamadığım forvet ve sol kanat pozisyonlarında oynatılmaya çalışılır vaziyette bulunca, ister istemez arka planda kaldım. Mourinho'dan sonra işler yolunda gitmeyince, takım 36 yaşındaki  Stramaccioni'ye emanet edildi. O da bana benim hakkımda olumlu düşündüğünü açıkladı.

Sadece şu anda İnter'in başında olan teknik direktör Stramaccioni, O'na hücumcu/dağıtıcı orta saha olarak oynamasını tavsiye etmiş; ama O'da yaşanan finansal anlaşmazlıklardan dolayı kendisini istediği gibi oynatma fırsatı bulamamış.

Başkan buna karşı mıydı?
O zamanlar gözüme İnter'den başka hiçbir kulüp çekici gelmiyordu. Ayrılmayı düşünmedim bile. 2010 yılında Manchester'a gitmeme yönetim izin vermemişti. Ama bir noktadan sonra ayrılmam gerektiğini biliyordum. Kontrat şartları da uyunca Galatasaray ile anlaştım. Bu bana çok iyi geldi ve burada asla hayal kırıklığına uğramayacağımı hissettim. Bütün kararlarımı hislerime dayanarak alırım.

Tabii, artık 'dökülen sütün ardından, ağlamaya gerek yok.' (bir Hollanda deyimi) 
İnter'de başkan Moratti ile birlikte birçok harika tecrübe edindim ve kimseyi suçlamayacağım. İnter kulübüne çok şey borçluyum, özellikle de Mr. Moratti'ye. Nankör biri değilim.

Kampta başkanla kahve içerken, aynı zamanda teknik direktör Van Gaal ile buluşan ve sırdaşı Mourinho ile de gelecek hakkında sohbet eden Sneijder, Galatasaray'da gün geçtikçe eski ritmini yakalıyor. Zorlu bir başlangıçtan sonra, özlediği kalabalık topluluğun önünde oynadığı son iki maçında da oldukça iyi iş çıkaran Sneijder artık favori pozisyonunda oynuyor.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0