ELW F-8| Vedamız mağlubiyetle oldu..

Bizim adımıza başarısız ve bir parça da hayal kırıklığıyla geçen Euroleague Women F-8'inin 3. ve kendi adımıza son gününde ev sahibi UMMC Ekaterinburg'a farklı mağlup olduk. Her iki takım adına da  formalite niteliği taşıyan bu maçta rakibimiz ilk çeyrekten farkı açarken geri kalan süreçte de herhangi bir varlık gösteremedik ve 72-44'lük bir sonuçla turnuvadaki son maçımızı da kaybetmiş olduk. Bireysel performanslara bakıldığında Sancho Lyttle attığı 11 sayıyla 3. maçımızda da takımın en skoreri olmayı başardı. Ekaterinburg ise 3/3 yaparak grubu lider bitirdi.

Artık maçların hikayesi bile çekiciliğini kaybetmiş durumda. Morallerin dibe vurduğu ve bizim adımıza sadece prestij olabilecek bu maçta henüz ilk çeyrekten rakip hücumdaki üstün performansıyla 27-17'lik üstünlük yakaladı. Ve bu yakaladıkları ivmeyi 2. çeyrekte de devam ettirerek farkı iyice açtılar. F-8'e kadar rakiplerini 56.1 ortalamada tutan bu takım daha ilk yarıda rakipten 47 sayı yedi ve devre sonunda fark 18'e çıktı. Üçüncü periyotta ise kronikleşen hücum kısırlığından ötürü sadece 4 sayı üretebilen Galatasaray maçtan iyice koptu ve fark 30 sınırına dayandı. Son 10 dakikalık bölüm ise hiçbir önem arzetmezken Ekrem Memnun bazı isimleri de dinlendirdi ve maç sonunda oluşan 28 sayılık farkla birlikte mağlup olarak turnuvayı kapatmış olduk.  Takımımız sahaiçin isabet yüzdesi olarak %30.5(18/59)'lik bir miktara ulaşırken Ekaterinburg ise %46'yla hücum etti. Bireysel anlamda bizim adımıza Sancho Lyttle 11 sayı üretirken önceki 2 maçımızda olduğu üzere yine en skorer ismimiz oldu. Rakipte ise en fazla skor üreten isim geçen sene bizim formamızı giyen Diana Taurasi'ydi. 

Çok da büyük umutlarla gelmediğimiz ELW F-8'inde beklediğimizin de altında bir performans göstererek 3/0 yaptık. Bu durumun oluşmasıyla ilgili sebepleri dünkü maç yazısında belirtmiştik. Zaten belli oranda sıkıntılı geçen bir sezonda sistemi işleten en önemli oyuncunun pisi pisine kaybedilmiş olması bu günleri hazırlayan temel etken oldu. Burada koçumuz Ekrem Memnun'un da yapabileceği birşey yok. Elinde olmayan çok fazla şey önüne çıktı ve o da bu karmaşının içinden bir başarı hikayesi oluşturamadı. Bunun için ona kızamayız kesinlikle.. Ancak yapabileceğimiz şey sezonun geri kalanında bu takımın lig mücadelesinde onları destekleyip önümüzdeki sezonlar için başında yine Ekrem Hoca'nın bulunacağı ama bu kadar başıboş yönetim zihniyetinin olmayacağı bir Şube'nin destekçisi ve talepçisi olmak. Belki bu sefer, bu isteklerimiz bir cevap bulur da bu takımın taraftarları huzurlu bir şekilde takımlarını takip edebilirler en sonunda.. Belki bir ihtimal, hani Galatasaray adının olduğu her yerde umut vardı ya, o yüzden. Başka birşey değil..