Galatasaray - Milli Takım ve Fatih Terim üçgeni..
17 Kasım 2011'de göreve gelen ve bu süre zarfından itibaren oynanılan 18 resmi karşılaşmada sadece 6 galibiyet alabilen A Milli takım teknik direktörü Abdullah Avcı hatırlayacağınız üzere geçtiğimiz günlerde istifa ettiğini açıklamıştı. Yaşanan bu gelişmenin ardından federasyon adına gerek siyasi isimler, gerekse teknik direktörümüz Fatih Terim'in aile dostları araya girmiş ve Yıldırım Demirören'in yönetiminde bulunan TFF'nin teklifini görüşülmesini talep etmişlerdi. Salı akşamı bizzat başkanımız Ünal Aysal ile görüşen Yıldırım Demirören, kulübümüzle sözleşmesi bulunan efsane teknik adamımız Fatih Terim ile görüşmek istediklerini beyan etmiş ve izin istemişti. Bu gelişmelerin ardından spor gündemi bir anda çalkalanmaya başlarken, Galatasaray taraftarları olarak bizler sürecin nasıl sonuçlanacağını merakla takip ettik. Nihayet bugün itibariyle karar alındı.
Salı günü akşam saatlerinde Fatih Terim ile görüşmek için Ünal Aysal'dan izin alan Yıldırım Demirören ve kurmayları, bir sonraki kendi evinde Fatih Terim'i ağırladı. Uzun süren görüşmelerin ardından teknik direktörümüze toplamda 4 yıllık sözleşme teklif eden Demirören, bu teklifin kabul edilmesi için araya bir çok siyasi ismi ve hatrı sayılır kişileri sokmayı ihmal etmedi. Galatasaray ile hem resmi, hemde gönül sözleşmesi bulunan İmparator lakaplı teknik adam bu teklifin ardından bugün öğle saatlerinde başkanımız Ünal Aysal ile görüştü ve cevabını Galatasaray SK adına federasyona bildirdi. Ünal Aysal'ın gün içerisinde yapmış olduğu açıklamada Fatih Terim'in federasyonla yalnızca dört maçlığına çalışabileceğini belirtirken, Mayıs ayına kadar federasyona danışmanlık yapabileceğinin altını çizmişti. Galatasaray'da belli bir plan ve proje kapsamında hareket ettiklerini, ilerleyen yıllarda da İmparator Terim birlikte çalışmak istediğini söyleyen Ünal Aysal bir nevi federasyonun teklifine karşı bir teklif yaparak cevap vermiş oldu. Teklif içeriğinde ise dikkatlerden kaçmayan bir detay vardı; Fatih Terim ayrıca yapacağı işi bir nevi gönüllü olarak yapacak ve herhangi bir ücret almayacaktı.
Asıl amacı Galatasaray'a zarar vermek ve durdurmak olan zihniyetin, gerçek amacı Türk milli takımına hizmet etmek olan Ünal Aysal ve Fatih Terim'in karşı teklifi sonrasında ilk başta kabul etmeye sıcak bakmasalar da, kendi aralarında (elbette sizlerde biliyorsunuz, kimlere telefon açıldığını) yaptıkları görüşmelerin ardından bu teklifi kabul ettiler. Bir nevi Galatasaray federasyonun istediğini değil, federasyon Galatasaray'ın istediğini uygulamak zorunda kaldı. Biraz önce TFF yöneticisi Mete Düren tarafından yapılan açıklamada teknik direktörlük konusunda Fatih Terim ile anlaşmaya varıldığı ifade edilirken, bu sözleşmenin bir yıllık (olası Dünya Kupası'na katılım hakkı doğarsa diye olsa gerek) olduğunun altı çizildi.
Milli takımın önümüzdeki 2 ayda final niteliğinde dört maçı var ve olası bir puan kaybında 2014 Dünya Kupası hayalleri suya düşecek. Normalde eleme grubunda Hollanda'nın arkasında elini kolunu sallayarak dahi değil, amuda kalkarak bile ikinci olabilecek olan A Milli takım, birilerinin oyuncağı olmasından dolayı bugün tabir-i caizse can çekişiyor. Abdullah Avcı'nın oyuncu tercihleri, siyasi ve federasyon yetkililerinin sürekli olarak takımın içerisinde bulunması elbette başarısızlığın nedenleri arasında da yer alıyor, her şeyi Avcı'ya yüklememek lazım. Dikkat çekilmesi gereken nokta ise, geçen sezon yapmadığını bırakmayanlar ve sudan sebeplerle ceza keserek sözde tehdit edenler işleri düştüğünde el-pençe durmasını çok iyi biliyorlar. 3 Temmuz sürecinden buyana Galatasaray'a topyekün savaş açan zihniyet -federasyonu, siyaseti hepsi- işleri düştüğünde veya zora düştüklerinde Galatasaray ile iyi geçinebiliyor. Demek ki neymiş, istedikleri zaman aramızdaki diyalog gayet iyi olabiliyormuş.
Geçtiğimiz sezon hakemlere sözüm ona talimat verircesine "Fatih Terim bile olsa, atacaksınız!" diyenler, bugün "Aman hocam, kurtar bizi!" diye kapısına dayanabiliyor. İşin en kötü tarafı, milli takım öyle bir hadise ki.. Kabul etsen, bu pislik içerisinde yer alıp boşu boşuna yıpranacaksın. Kabul etmesen, bu pisliklerin elinde bulunan medya sayesinde ismin 'vatan haini' olarak anılacak. Yukarıya tükürsen bıyık, aşağıya tükürsen sakal. Suratlarına tükürsen "Ya Rabbi, şükür." diyorlar, orası apayrı bir mevzu. Uzun lafın kısası, velhasıl kelam.. Fatih Terim konusu ufaktan çözüme kavuştu. Galatasaray'ı durdurmak isteyenler ve suni bir kriz yaratmak isteyenlere Ünal Aysal & Fatih Terim birlikteliğinden tokat gibi cevap geldi. İmparator'un takımımızla olan mevcut sözleşmesi uzatılıyor ve Türkiye'nin en başarılı teknik adamı sadece dört maçlığına (ve olası Dünya Kupası maçlarında) milli takımın başına geçiyor. Yandaş medyada Galatasaray - Fatih Terim ve Milli Takım temalı spekülasyon haberlerine hazırlıklı olun. Bugünden itibaren en ufak bir durumda topyekün saldıracaklardır, hiç şüpheniz olmasın.
Kal bizimle, kal bizimle..
Alınacak çok kupa var seninle!
İmparator Fatih kal bizimle!
Sadece kendi içindekileri değil bütün Galatasaray lılıarın içlerindekini bu satırlara dökmüssün admin gerçekten teşekkürler eklenecek bir şey kalmamış bütün duygular düşünceler hepsi bu satırlarda...
YanıtlaSil