THY Euroleague | TOP 16'da 2. Haftanın ardından..

Mücadelenin üst seviyelere çıktığı ve takımların arasındaki yarışın kızıştığı; ilk tur gruplarından sonra adeta gerçek Euroleague ortamının doğduğu TOP 16'da 2. hafta maçları da geride kaldı. Oynanan toplam 8 maçta beklenmedik sonuçlar da ortaya çıkarken, çok çekişmeli geçen ve kazananın son saniyelerde tayin edildiği maçlar da oldu. Özellikle E Grubu'nda hesaplar şimdiden karışırken F Grubu fırtına öncesi sessizlik misali şimdilik düzenli görünüyor. Ama oradaki fikstürde de haftalar ilerledikçe yarış oldukça kızışacak gibi.. İşte TOP 16'da geride bıraktığımız haftada yaşananlar:

E GRUBU: MEDIOLANIUM FORUM'DA ŞOK!

Bu yıl F-4'un düzenleneceği Milano'daki Mediolanium Forum şimdiden sezonun unutulmayacak maçlarından birine ev sahipliği yaptı. İlk tur gruplarının sonlarına doğru iyiye gitme ivmesi gösteren ve özellikle Hackett&Lawal transferleriyle bu süreci hızlandıran Milano, bu sezonki ilk 11 maçını da kazanmış olan Olympiacos'a acı bir mağlubiyet yaşattı. 81-51'lik skorla son 2 sezonun şampiyonunu deviren İtalyan'lar grupta ilk 4'e girme konusunda iddialı olacaklarının sinyallerini verdiler. Sezonun bu noktasına kadar sorunsuz gelen ama sakatlık problemlerinin biraz yavaşlattığı Olympiacos ise bu kötü günü unutup önüne bakacaktır. Haftanın bir diğer önemli maçında Barcelona, Navarro'suz çıktığı Fenerbahçe Ülker deplasmanında son saniyelere kadar oyunu koparamasa da galibiyet almayı başardı. Özellikle Huertas&Oleson ikilisi galibiyette büyük rol oynarken Barça Top 16'ya 2/2'yle giriş yaptı. İlk tur grubunu lider bitirip bu sezonki F-4 hedeflerinde daha iddialı olduğunu gösteren Fenerbahçe Ülker ise ilk 2 maçını kaybetmiş oldu ve artık takımdaki eksiklerin etkilerini daha net hissetmeye başladılar. Haftanın en dengeli gözüken maçlarından bir diğerinde ise Panathinaikos deplasmanda çıkış içerisinde olan Laboral Kutxa'yı yendi ve önemli bir galibiyet alarak 2. maçını da kazanmış oldu. Son çeyrekte rakibine sağladığı 24-12'lik üstünlükle galibiyete uzanan Yunan temsilcisinde Diamantidis&Lasme ortaklığı galibiyeti getirdi. Ve son olarak grubun şu an itibariyle belki de en kötü durumdaki iki takımını karşı karşıya getiren maçta Malaga deplasmanda Anadolu Efes'i çok zor da olsa 72-74'le yendi ve bir nefes aldı. Efes'te ise işler beklenildiği üzere hiç de iyi gitmiyor.

KAZANANLAR VE KAYBEDENLER: F GRUBU'NA BAKIŞ

Güç dengelerinin biraz daha birbirinden farklı olduğu F Grubu'nda ilk 2 hafta geride kaldığında 4 takım 2'şer galibiyet alırken diğer 4 takım 2 maçını da kaybetti. 2/2 yapması asla sürpriz olmayan Real Madrid, bu hafta Galatasaray Liv Hospital'ı geçerken beklemediği ölçüde zorlandı. Eksiklerine rağmen büyük bir mücadele göstern Ergin Ataman'ın öğrencileri belki ikinci maçını da kaybetti ama önümüzdeki haftalara dair iddiasını yinelemiş oldu. Grubun bir diğer çekişmeli geçmesi beklenen maçında Maccabi kendi evinde Lokomotiv Kuban'ı 85-75 mağlup ederek yapmış oldukları iyi başlangıcı sürdürdü. Özellikle ilk 3 çeyreğin çekişmeli olduğu bu maçta Maccabi kendi evinde oynamanın da verdiği avantajla son bölümde işi bitirdi. Big Sofo'nun 15 dakika sahada kalmasına rağmen ortaya koyduğu 22 sayılık performans ve ilk hafta İstanbul'da da önemli işler yapan Devin Smith'in oyunu da dikkat çekiciydi. Bu grupta çok ciddi bir iddiası gözükmeyen ama sürpriz kovalama hedefinde olan 2 takım ise Almanya'da karşılaştı. İlk hafta Zalgiris deplasmanından galibiyetle dönen Bayern Münih, bu hafta ise Partizan'ı evinde devirmeyi başardı. Sırplar ilk 3 çeyrek içinde hep birkaç adım önde olsa da sahip oldukları dar rotasyon yüzünden maçı kazanmaya nefesleri yetmedi ve Top 16'ya 0 çekerek başlamış oldular. Pota altında rakibine önemli bir üstünlük kuran Bayern Münih ise belki şu an 2/2'yle iyi bir başlangıç yapmış gözüküyor ve bu güven onlara ileride yarayacaktır ancak başlayabilecekleri en kolay fikstürle başladıklarını da atlamamak gerek. İlerleyen haftalarda maçlar zorlaştıkça aşağı doğru inmeleri daha olası. Haftanın kazananı en belli olan maçında ise CSKA kendi evinde Zalgiris'i pek zorlanmadan geçti. 77-62 sonuçlanan bu maçta Justin Dentmon haftanın iyi performanslarından birine imza atsa da bu, güçlü CSKA karşısında yeterli olmadı ve Litvanya temsilcisi gruptaki 2. maçından da mağlubiyetle ayrıldı. CSKA ise şimdilik kayıpsız gidiyor ama bakalım önümüzdeki haftalarda takımın hücum kurgusunda sahip olduğu problemleri ne kadar çözebilecekler?

HAFTANIN TAKIMI: EA MİLANO

Bu alanda Milano'nun eline su dökecek başka bir takım olmamıştır herhalde bu hafta.. Belki sakatlık problemleriyle de uğraşan Olympiacos'u kendi evlerinde yenmeleri çok büyük bir sürpriz sayılmayabilir. Yine de en iyi ihtimalle bile maçın son anlara kadar çekişme içinde olmasını beklerdik. Ancak Milano öylesine büyük bir mücadele ve iştahla oynadı ki rakibini darma duman etti resmen.. Üçüncü çeyrek bittiğinde fark 23 olmuştu bile. Ve Olympiacos karşısındaki böylesine dominant oyun ve farklı galibiyet haftanın takımı olmak için yeter de artar.

HAFTANIN MVP'Sİ: MARCELİNHO HUERTAS

Bu hafta başka birçok görkemli performanslar izledik. Misal Milano'nun Olympiacos'u sürklase ettiği maçta Keith Langford müthiş bir bireysel performans ortaya koydu ancak orada takımların oyunu arasında da ciddi bir fark vardı. Öte tarafta ise İstanbul'da gayet dengeli ve yakın giden maçta Barcelona gruptaki direkt rakiplerinden Fenerbahçe Ülker'i mağlup etmeyi başarırken Huertas maçın yıldızı olarak dikkat çekti. Navarro'nun da olmadığı bir günde sorumluluğu iyice artan Brezilya'lı oyun kurucu bunun altından kalkmayı bilirken 23 sayı - 7 asistlik performansıyla yıldızlaştı ve maçın karar anlarında da ön plana çıkmayı başararak hem takımına galibiyeti getirdi hem de haftanın MVP'si oldu.

HAFTANIN EN İYİ 5'İ: Marcelinho Huertas (Barcelona), Keith Langford(EA Milano), Devin Smith(Maccabi Electra), Zoran Erceg(Galatasaray Liv Hospital), John Bryant(Bayern Münih)

Ve 2. haftanın en iyi 10 hareketi: