BBL | 3. çeyrekte biten maç..
Cuma akşamı aldığı hayati Lokomotiv Kuban galibiyetiyle birlikte Euroleague'deki iddiasını devam ettiren Galatasaray Liv Hospital, bu Cuma çıkacağı bir diğer kritik mücadele olan Bayern Münih maçı öncesi ligde Torku Konya Selçuklu Üniversitesi'yle karşılaştı ve rakibini 79-56 yenerek ligdeki 15. galibiyetini aldı. Arroyo'nun dinlendirildiği bu günde Erceg 15 sayıyla en skorer ismimiz olurken Mensah-Bonsu da 14 sayı - 11 ribaundla double-double yaptı.
Maçın ilk yarısını ve ikinci yarısını birbirinden ayırabiliriz. Arroyo'nun da olmadığı bir günde ilk yarıda oyuna girmekte zorlandık. Rakip ligin en zayıf takımlarından biri olsa bile özellikle hücumda hareketsiz kalan yapımız ve tempoyu da yukarı çekememiş olmamızdan ötürü, yeteri kadar sayı bulamadık. Sadece devre sonunda rakibin faul hakkını erken doldurmasından faydalanıp özellikle Erceg'le birşeyler üretebilsek de bu yeterli değildi. Öte taraftan savunma anlamında kötü bir görüntü çizmedik, ancak oyunun diğer tarafında eksik kaldığımız için devreye 30-29 geride girdik. Burada özellikle dikkat çeken nokta ilk yarıda üç sayı çizgisinin gerisinden 0/7'yle atmamızdı. Üçüncü çeyrekte ise görüntü tamamen değişti. Soyunma odasından dönüşte maçın hakkını vermeye başlayan takımımız savunmayı iyice sertleştirirken maçın temposunu da arttırdı. Daha kolay sayılar bulmaya başlamamızın yanında dış atışlarda da isabetler ardı ardına geldi ve ortada gibi gözüken maçta bir anda bir seri yakaladık. Bu dakikalarda özellikle Domercant oyuna ısınmaya başlarken diğer isimlerimizden de iyi verim aldık ve bu çeyreğin tamamında 31-9 gibi ezici bir üstünlük kurduk. Yakın giden ilk yarının ardından bu bölümde maç adeta koparken son 10 dakikalık periyotta ise farkı koruyup rahat bir maç sonu oynadık. İlk yarıda etkili olamayan Bonsu dakikalar geçtikçe maçın içine daha çok girdi, öte taraftan son dakikalarda Göksenin'le birlikte Şuacan da süre buldu ve maçtan 79-56 galibiyetle ayrıldık.
İlk yarıyı adeta maçtan önceki ısınma antrenmanı gibi geçirdiğimizi söylemek mümkün. Bu ısınma antrenmanının ardından soyunma odasına gidip geri dönen takım adeta maçı üçüncü çeyrekten itibaren oynamaya başladı ve burada da kopardı zaten.. Maçın özeti böyleydi. Kuban maçının üstünden 48 saat geçmişken çıkılan bu maçta zaten 40 dakikalık iyi bir performans beklemek haksızlık olurdu takıma, rakip de ligin en kötü 2 takımından biriyken.. Yine de galibiyetten olumlu bir nokta çıkarmaya çalışırsak Cuma akşamı yediğimiz 66 sayının üstüne, bu maçta da rakibe 56 sayı izni vermiş olmak güzel. Tabi ki Torku Konya maçı tek başına bir ölçü değil, ama takımın savunma yapma alışkanlığını geri kazanmaya yönelik sinyalleri var. Bunların doğru olup olmadığını ölçmek için Bayern Münih maçı da iyi bir test olacaktır. Tabi takımın isteği bir yana, Bonsu&Furkan ikilisinin de bireysel anlamda yakalayacakları form bu anlamda belirleyici olacak. Bu maçtaki bireysel performanslara bakıldığında herkesten üç aşağı beş yukarı beklenen katkılar geldi diyebiliriz, özellikle ikinci yarıda tempoyu arttırmamızla birlikte.. 4 ismin çift hanelere çıktığını gördük: Erceg, Bonsu, Ender ve Domercant. Burada özellikle ilk yarıyı kötü geçiren Domercant'in ikinci yarıda ısınıp eski görüntüsünden pasajlar sunması maçın en izlemeye değer bölümüydü diyebiliriz. Bu sezon onunla ilgili olarak genel gidişat böyle oluyor zaten, ara ara parlamalar ve sonrasında o görüntünün kaybolması.. Şu anki şartlar düşünüldüğünde, sezon sonuna kadar da bu gidişatın değişmesi zor gibi gözüküyor. Özellikle Markoishvili'nin takıma lig maçları için de katılma ihtimalinin kuvvetli olduğunu düşünürsek Domercant iyice arka plana kayabilir.
Sorunsuz geçilmesi gereken bir maçı sorunsuz geçtik. Ligde 4. sırada olmak bizim için çok da kötü bir derece sayılmayacak artık bu sezon, ama daha da aşağılara düşmemek lazım tabi ki.. Ancak buradaki sıralamadan çok şimdi bizi düşündürecek esas şey Cuma oynayacağımız Bayern Münih maçı.. O maçı kazanmak demek son 8 için çok ciddi bir adımı daha atmak anlamına gelecek. Zaten o maçı düşündüğümüz için Konya maçını Pazar günü oynamayı da biz tercih ettik. Şimdi oraya hazırlanma zamanı ve alınacak bir zafer daha Euroleague'de play-off'ların kapısını bize açabilir. Sonrasında atılması gereken adımların boyu biraz daha kısalacaktır..
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.