THY Euroleague | Yenilmez Armada çok rahat!

Geçtiğimiz sezon çeyrek final oynadığı THY Euroleague'de bu sezon aynı başarıyı tekrarlamak isteyen Galatasaray Liv Hospital, grup etabının 5.maçında Litvanya temsilcisi Neptunas'ı evinde ağırladı. Rakibi karşısında baştan sona üstün bir oyun sergileyen Ergin Ataman'ın öğrencileri, 5 5 oyuncusunun çift hanelere ulaştığı karşılaşmadan 96-68 gibi farklı bir skorla ayrılarak zorlu Anadolu Efes mücadelesi öncesinde moral depolamış oldu. Karşılaşmanın en skorer ismi 18 sayı üreten Sinan Güler oldu.

Takımımız maça klasik ilk beşi Carlos Arroyo, Sinan Güler, Vladimir Micov, Zoran Erceg ve Furkan Aldemir ile başladı. Maç Carlos Arroyo resitali ile başladı. Kendi evimizde oynadığımız maçlarda taraftarın da etkisiyle sanatkârlaşan Arroyo, maçın ilk dakikalarından itibaren ağırlığını ortaya koydu. Rakip takım ise üçlük çizgisinin gerisinden yüzdeli atışlar buldu. İlk çeyrekte rakibin en önemli skor olanağı şuta dayalı sayılardı. Bu hücum anlayışına pota altına yakın basketler ile karşılık verdik. Maçın yıldızlarından Vladimir Micov ve Furkan Aldemir'in pick and roll sayıları karşılaşmanın en klas basketlerindendi. Vladimir Micov 9 sayıda kalmış olsa da istatistik hanesine yazdırdığı 8 asist çok değerli. Hücumda oyun zekasını çok iyi kullanan, aynı zamanda all-around özelliği olan Sırp forvet maça damgasını vurdu. Vlado; maçın ikinci yarısında Furkan Aldemir, Zoran Erceg ve Sinan Güler başta olmak üzere her oyuncudan az çok verim almayı başaran takımımızın en önemli oyun zekalarından biri olduğunu kanıtladı. Skor anlamında Manuchar Markoishvili'den iyi olmasa bile takıma ondan çok daha fazla katkı sağlayacağının sinyallerini verdi. 3. periyottan sonra maç bitmiş gibiydi. Göktürk Ural ve Ege Arar gibi isimlere şans veren Ergin Ataman, farkın 40'lı sayılara gitmemesinin en büyük nedeniydi. Maçın en skorer ismi 18 sayı ile oynayan Sinan Güler oldu.

Maçtaki bazı iyi isimlerden bahsetmek istiyorum. Aslında bu isimler sezon başından beri faydalı olan oyuncular. Sinan Güler mesela.. 18 sayı ile maçın yıldızı oldu ve kendi doğum gününde hediyesini kendisi verdi. Sinan'ın 30 yaşından sonra küllerinden doğan bir oyuncu olduğunu söylemek istiyorum. Belki 30 yaş basketbol için geç bir yaş değil, ama yerli oyuncular içerisinde bu yaştan sonra bu kadar fazla ivme yakalayan bir kısa oyuncu hatırlamıyorum. Benchten gelip görevi savunma yapmak ve koşmak olan bir oyuncudan, içeri dengeli drive eden, skor atan ve attıran bir kısaya dönüştü. Son Dünya Kupası onun kariyerinde kesinlikle bir milattı. Ve kuşkusuz Ergin Ataman faktörü.. 13 sayı ile maçı tamamlayan bir başka formda oyuncumuz Furkan Aldemir'den de bahsetmek gerek. Furkan'ın yükselen performansında geçen seneden beri Carlos Arroyo'nun rolü var. İkili oyunlarda bu ikili savunmayı çok iyi işliyorlar geçen seneden beri. Bu sezon çok zeki bir oyuncumuz daha var, Vlado. Hem Vlado hem de Arroyo'nun asiste çok yatkın olmaları; drive eden Sinan ve Erceg gibi oyuncularımızın boşu iyi görmeleri Furkan'a çok sayı attırıyor. Ama bu demek değil ki Furkan'ın bunda hiç payı yok. Çok iyi koşular yapıyor bir pivota göre. Mobil bir uzun rolüne büründüğünü kesinlikle söyleyebiliriz. Çok daha agresif ve hızlı adımlarla potaya gidip bitiriyor. Vou ve Jawai'nin hayal kırıklığı olduğu sezonda, Furkan şu anda bizim için nimet. Bu iki yerli oyuncu, bizim bu sezon fark yaratmamızdaki en önemli faktörler. Yabancıların formda olması maç kazandırır, ama yerlilerin yüreğini koyması şampiyon yapar!