Justin Carter resmen Galatasaray Liv Hospital'de!

 

Sezon başında çatlak veren mâli kriz ve önemli oyuncuların kritik zamanlarda sakatlanması veya takımdan ayrılmasıyla 8 kişilik dar rotasyonuna eklemeler yapma ihtiyacı duyan erkek takımımız Galatasaray Liv Hospital, işe ilk olarak pota altına takviye yaparak başladı. 2.11'lik dev uzun Aleks Maric'i kadroya katan takımımız, bir ekleme de kısa pozisyonuna yapmak istiyordu. Bu ihtiyaç doğrultusunda Uşak Sportif'in 27 yaşındaki skoreri, Justin Anthony Carter'ı transfer etmeyi başardı. Lige damga vuran Amerika Birleşik Devletleri pasaportlu oyunculardan biri olan Justin Carter, artık sarı-kırmızılı forma için ter dökecek. Ergin Ataman'ın sistemine alışması sonucunda önemli bir transfer gibi gözüken genç guard/forvet, zor zamanda takıma iyi katkı vermesi beklenen isimlerin başında görülüyor.

Kariyerine Creighton Bluejays kolejinde başlayan Justin Carter, profesyonel kariyerine Avrupa'da başladı. 2010-11 sezonunda Slovak ekiplerinden BK Vahostav-SK Zilina'da başladı. Burda bir sezon geçiren ABD'li skorer, Slovakya'dan Manisa yolunu tuttu. Türkiye Basketbol 2. Lig ekiplerinden Vestel'le anlaşan Carter, burada bir dönem kaldıktan sonra sezonun ikinci kısmını Tire Belediye'de geçirdi. Tire Belediye'ye transfer olduğu dönemde takımının küme düşmesini engelleyemedi ve o zamanki ismiyle Mackolik.com Uşak Üniversitesi'ne transfer oldu. Transfer olduğu sezon 42 maçta 20.3 sayı ortalamasını yakaladı ve şu anki ismiyle Uşak Sportif'i bir üst lige çıkardı. Uşak ekibine transfer olduğundan beri istatistik kağıdının her boşluğuna ismini yazdıran Justin Carter, 2013'ten beri Türkiye Basketbol Ligi'ne damga vuran performanslar sergilemekte. Özellikle büyük takımlara karşı iyi işler çıkardığını biliyoruz. Galatasaray basketbol şubesinin yakın zamandır dikkatini çeken skorer oyuncuyu, en sonunda takıma katmayı başardık. Türkiye sınırları dışarısında bir etkisi olmamasına rağmen çok formda sezonlar geçiren oyuncu şu anda takımın düzelmesi adındaki en büyük umutlardan biri.

Kariyer basamaklarını step step çıkmayı başaran Justin Carter, 1.93 boyunda ve 90 kilo ağırlığında. Bence potansiyelinin çok altında olan TB2L'de küçük takımın skorer siyahi guardı görevindeydi. Uşak'ın istediği skor katkısını da verdi ve 20+ sayı ortalaması yakaladı. Uşak Sportif bir üst lige çıktığında ise çok daha farklı bir kimliğe büründü. Klasik Amerika'lı skorerler gibi bir maçta 25-30 sayı atmak yerine, istatistik kağıdının her yerine nüfuz etmeyi başardı. Küçük takımın büyük oyuncusu sıfatından, birinci lige damga vuran all-around bir kısa forvet kimliğine büründü. Bu sezon ligde 13.4 sayı, 6.6 ribaund ve 2.3 asist ortalamalarıyla oynuyor. Skor gücünün ne kadar yüksek olduğunu Uşak Sportif forması giydiği günden beri kanıtlıyor. Kritik anlarda sorumluluk alan, şut mekaniği üst seviye olan, fiziken güçlü olduğundan alçak post oyunu olan bir skorer profili çiziyor. Önceden takımımızda olan Josh Shipp'in çoğu özelliğini taşıyor. Shipp ribaundçıydı, kritik maçlarda sorumluluk alıp skor atardı, topa baskısı ve el çabukluğuyla savunmada önemli yapıtaşlarından biriydi. Justin Carter'da bu saydığım özelliklerin hepsini barındırmakta. Ben Josh Shipp'e göre daha çok skor gücüne sahip olduğunu düşünüyorum. Günümüz basketbolunda her iyi takımda bir tane 2-3 oynayabilen, sayıya yakın ve ball-handling'i iyi olan bir atletik oyuncu mutlaka var. Sezon başından beri çektiğimiz sıkıntıların başında bu geliyor. Justin Carter takımımızdaki eksik olan bazı yönleri kapatacak bir transfer niteliğinde.

Takımımızda hangi eksikler var? Son kazandığımız Daçka maçında bile kanat savunmamızın alarm verdiğini gördük. Takımda hücum yönlü oyuncuların sayısı savunma yönlü oyuncuların sayısından çok fazla. Bu sezon son anlarda kazandığımız maçların hepsinde skorer oyuncularımızın imzası var gibi gözüküyor. Evet, dişli rakiplere karşı skor bulan oyuncularımıza çok şey borçluyuz ama arka planda Sinan Güler'in savunma isteği, zor geçen maçlarda hemen hemen her oyuncuyla boğuşması ve yaptığı kritik defansif hamleler istatistik kağıdına yansımıyor. Sezonun bence en başarılı oyuncusu Sinan. Takım savunmasının bir numaralı adamı. Bazen savunmadaki azmi o kadar yalnız kalıyor ki, kendi sınırlarının dışına çıkması gerekiyor. Justin Carter'dan ilk beklediğimiz şey bu olacak. Kendi evinde bile 80+ yiyen bir takımın kanat savunmasına ilaç olacak bir direnç bekliyoruz. Savunmada Arroyo ve Micov gibi zaaflarımızı kapatacak, kısa savunmasında Sinan'a "artık ben de varım!" diyecek bir performans bekliyoruz. Hücumda ise zaten yolunda giden sistemimize ayak uydurması çok da fazla zaman almayacaktır. Kendi skorunu yaratma, potaya drive etme, dış şut tehditi ve hareketli şut seçimindeki kararı onun hücumunu değerli kılıyor. Ergin Ataman'ın sisteminde Jamont Gordon'ın ne denli etkili olduğunu gördük. Ergin Hoca bu tür atletik oyuncuları adam etme becerisine sahip. Justin Carter daha aklı başında ve oyun zekası daha yüksek, uçan kaçan bir kısa modelinde. Bu yüzden sisteme alışmasının kısa olacağını, birkaç maç sonra takımda önemli bir role bürüneceğine inanıyorum. Tıpkı Patric Young'ın çember savunmamıza etkisi gibi.

Kariyer basamaklarını adımlayarak çıkan, basketbol fundemantalı yüksek, 27 yaş gibi basketbol için genç bir yaşta, ligin en iyi skorer oyuncularından birini takıma kattık. Çok fazla geç olmadan bu transferi halletmemiz, gelecek günler için çok iyi oldu. Oktay Mahmuti zamanındaki Josh Shipp, Ergin Ataman sezonundaki Jamont Gordon etkisine hazır olun. 

Justin Carter, Galatasaray Liv Hospital'e hayırlı olsun. Şimdi savunma zamanı!