THY Euroleague | Madrid deplasmanı..

 
Galatasaray Liv Hospital, Turkish Airlines Euroleague Top 16 E Grubu 2. maçında Real Madrid ile karşı karşıya geldi. İspanya'da Barclaycard Center'da oynanan karşılaşmayı takımımız 93-78'lik skorla kaybetti. Euroleague performansıyla göz dolduran Zoran Erceg'in 17 sayılık skor katkısı mağlubiyeti önlemeye yetmedi. Maçın yıldızı 22 sayı 11 ribaundla double-double yapan İspanyol uzun Felipe Reyes oldu.

Maça Carlos Arroyo-Sinan Güler-Vladimir Micov-Zoran Erceg-Aleks Maric beşiyle başladık. İlk dakikalarda düşük tempoda geçen maçta Erceg ve Micov'dan sayılar bulduk. Ev sahibi ekip ise topu pota altına indirerek Reyes ağırlıklı skor üretti. İlk beşte hemen hemen hiç değişiklik yapmadan oynadığımız ilk periyot maç sonuna kadar istediğimiz şekilde oynanıyordu. Arroyo'nun marifetlerini göstermesi, Micov'un Rudy Fernandez'i minimum skorda tutması, Erceg'in hücum opsiyonlarımızda istediğimiz şutları sokması gibi etkenler bizi maçın içinde tutuyordu. Bir tek Aleks Maric'ten istenileni alamadık ama o da bizim hücumumuzda önemli bir yer edinemediği için takımı pek etkilemedi. Periyot sonlarına doğru Sinan Güler'in de devreye girmesiyle ilk çeyreği sadece 1 sayı geride kapattık. Maç böyle gidecek diye umut ederken ikinci çeyrekte starter oyuncular yerlerini benchteki arkadaşlarına bıraktı. Real Madrid'te Sergio Rodriguez, Jaycee Caroll, Slaughter, Bourousis gibi Euroleague'de herhangi bir takımda ilk beş başlayabilecek düzeyde oyuncular oyuna girdiler. Dar rotasyonumuz ve bench oyuncularımızın istikrarlı olmaması dolayısıyla Real Madrid seri üstüne seri yakalamaya başladı. Skor beklediğimiz, gününde olmasını dilediğimiz Ender, Pocius gibi isimler bütün planları alt üst ederek deyim yerindeyse düşük tempolu yarı-saha hücumlarımızı baltalamaya başladılar. Maç ikinci çeyrek oynanırken koptu. Arroyo, Sinan, Micov ve Erceg'in yakaladığı momentumu benchten gelen oyuncularımız maalesef devam ettiremediler. Real Madrid gerçekten olağanüstü bir oyuncu rotasyonuna sahip. Bizden çok daha iyi bir kadroları var ve Euroleague'de kendi evlerinde oynadıkları her maçta mutlak favoriler. Ama bizim iyi yaptığımız işleri sürdüremememiz ve maçı bir periyotta rakibe vermemiz can sıkıcı bir durum. 3. ve 4. çeyrekte de madenin farkına varan Pablo Laso, Felipe Reyes üstünden Erceg'in savunma zaafını zorlamaya devam etti. 3. çeyrek ortalarında maça olan umudunu büyük ihtimal kesen Ergin Ataman, Ege Arar ve Göktürk Ural gibi genç oyunculara şans verdi. Maçı 93-78 kaybeden takımımız, Madrid deplasmanından eli boş döndü.

Dediğim gibi İspanya'da oynanan her Real Madrid maçın ev sahibi takım rakip hangi Euroleague takımı olursa olsun maça favori başlar. Ben maç öncesi bir sürpriz bekleyenlerdendim. Zalgiris maçındaki ikinci yarıdaki agresif savunmamızı bu maçın geneline veya bazı önemli dakikalarına yayabilirsek Carlos Arroyo ve Zoran Erceg önderliğinde maçı kazanabileceğimizi umut etmiştim. Ama takımdaki yorgunluktan mıdır, moral bozukluğundan mıdır bilmem, bir savunma gayretsizliği var. Topa baskı yapmıyoruz hadi onu geçtim, adam adama savunmada mı yapmayacağız? Rakibin uzun oyuncuları bile cut yaparken peşlerinden gidemeyen veya takım arkadaşına yardım getirmeyen bir takım gibiyiz. Bu maçtaki yenilgi sürpriz değil. Ama haftaya çok daha önemli bir maça çıkacağız. Bundan sonra oynayacağımız çoğu maç hedef maçlar olacak. Oyuncularımızın enerjisinin son ritmine kadar mücadele etmesi ve uzun oyuncularımızın Boban Marjanovic azmanıyla maç sonuna kadar boğuşması gerekecek. Haftaya marşlarla, tezahüratlarla Sırbistan cehenneminden çıkmak dileğiyle..

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0