STSL | Sen şampiyon olacaksın!
Spor Toto Süper Lig'in 25.haftasında deplasmanda Kasımpaşa ile karşılaşan Galatasaray, ilk yarısını 2-0 geride tamamladığı karşılaşmada Yasin Öztekin'in yıldızlaştığı ikinci yarıda müthiş bir geri dönüşe imza attığı ve sahadan 3-2'lik galibiyetle ayrılarak şampiyonluk yolunda rakiplerine önemli bir mesaj verdi. Galatasaray'a galibiyeti getiren goller Selçuk İnan, Umut Bulut ve Burak Yılmaz'dan gelirken, takımımız bu galibiyetle puanını 55'e yükseltti ve maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturdu.
Kasımpaşa karşısında iki farklı yarı, daha doğrusu iki farklı Galatasaray izledik. İlk yarıda dersine hiç çalışmamış ancak sınav öncesi kitaba bakmış öğrenci gibiydi Hamzaoğlu'nun öğrencileri. Kasımpaşa ligin en çabuk hücuma çıkan takımlarından birisi, öndeki hücum hattı nedeniyle; Babel, Scarione, Castro, Adem ve Tunay. Aynı zamanda ligin en çok açık veren savunmasına sahip.. Savunmanın arkasına atılan her top neredeyse kaleciyle karşı karşıya kalmanıza olanak tanıyor, ki son maçlarda bol gollü mağlubiyetler almalarının sebebi savunmalarındaki uyumsuzluk ve çok yanlış anladıkları ofsayt taktiğiydi. Hamzaoğlu sahaya ideale yakın, Muslera - Sabri, Hakan, Chedjou, Telles - Olcan, Selçuk, Hamit, Yasin, Sneijder ve Umut onbirini sürerken ilk onbeş dakikalık bölümde ön alanda baskı yapan ve oyunu rakip yarı alana yıkan, savunmanın arkasına atılan her topta kaleye giden bir Galatasaray seyrettik. Takım olarak saha içinde bir istikrar problemimiz var, ilk onbeş dakika vites yükseltiyoruz ve o sırada golü bulursak maç farka gidiyor. Ancak sonraki yarım saat rölantiye alıyoruz, son beş dakika yeniden tempo. Yasin'in direkten dönen topu sonrasında kalemizde gördüğümüz kontrada golü de gördük, savunmanın büyük bir hatası var. Scarione soldan içeriye dalıp topu bir şekilde içeriye bıraktığında tek hamlede uzaklaştırması gereken takım savunmamız altı pasın içinde karambol oluşmasını sağladı, Castro çok yakın mesafeden yakaladığı fırsatı geri çevirmedi. Golden sonra gereksiz bir telaş, gereksiz bir panik ve topyekün rakip kaleye giden Galatasaray. Futbolda her zaman en tehlikeli ataklar, hücuma çıkarken kaptırdığınız toplardır. Yarı sahaya yerleşirsiniz, oyunu oynamaya başlarsınız ki kaptırdığınız top (hele hele böylesine iyi kontraya çıkan rakibe karşı) kalenize gol pozisyonu olarak döner. Tunay'ın hakkını verelim, doğru köşeye nefis bıraktı. Hızlı hücumda 3e 1 gelen Kasımpaşa'nın farkı ikiye çıkarması sonrası rakip kalede bulunan iki fırsat maçın kaderinin değişebileceği yönündeydi ancak devre sona erdi.
İlk yarıda dikkat çeken bir nokta var. Kasımpaşa sürekli olarak Galatasaray'ın sağ kanadını kullanırken, Galatasaray da hücumda sürekli olarak sol kanadı kullandı. Telles - Yasin ve Sneijder üçlüsünün karşısında Veysel Sarı ve Ryan Babel ikilisi direnemedi adeta kevgire döndüler. Yasin'in direkten dönen olmak üzere üç, Sneijder'in kalecinin son anda dokunduğu olmak üzere iki, Umut'un dokunamadığı ve Olcan'ın ters kanattan bindirdiği olmak üzere toplamda 7 pozisyon üretti Galatasaray bu bölgeden ancak ilk yarıda hiçbirisini değerlendiremedi. Kasımpaşa gibi savunması problemli bir takım karşısında savunmanın arkasına atılan bu kadar net fırsatları değerlendiremezseniz, savunmanızda açıklar verince ve bekleriniz geri dönmezse kontradan kalenizde goller görmeniz son derece normal. İlk 45 dakika izlediğimiz film böyleydi..
İkinci yarıya en doğru değişiklik, Burak - Olcan değişikliği ile başlayan Hamzaoğlu takımın ve oyunun kaderini değiştirdi. Savunmanın arkasına atılan her topa hareketlenecek ve bitiriciliği ile ligin açık ara en iyi forveti konumunda olan Burak'tan skor üretmek son derece doğru bir hamleydi. Sneijder'in orta sahadan 50 metrelik paslarla Yasin'i ceza sahasına sokması ve son haftaların başarılı isminin 3 dakikada 2 asistle takımını oyuna ortak etmesi oyunun bütün momentumunu Galatasaray'dan yana çevirdi. Beraberlik golünün 55.dakikada geldiğinin de altını çizelim, bu kadar erken gelmese oyun daha zorlaşabilirdi ancak ikinci yarının çeyrek diliminde maç adeta yeniden başladı. Bu dakikadan itibaren rakibinin üzerine giden, gol pozisyonlarına giren ve son olarak Selçuk'un savunmanın arkasına bıraktığı pas sonrasında Umut'un sağdan bindirerek Burak'a (savunmanın müdahalesiyle) aktardığı topta Kral öyle bir anda fırlayıp kafayla dokundu ki, galibiyet golünün değil aslında şampiyonluğun habercisiydi. Son üç maçta Umut Bulut faciasına maruz kalmış bir taraftar güruhu olarak Burak Yılmaz'ın oyun içerisindeki etkinliğini görünce şükretmemek elde değil. Oyuna girdikten sonra rakip savunmayı üzerine çeken, yaptığı doğru ve etkili koşularla savunmayı yıpratan, oyunun ters yönüne doğru savunmayı sürükleyen Burak zaman zaman Yasin ve Umut'a savunmanın arkasına koşular yapabilecekleri koridorlar açmayı ihmal etmedi. İlk yarıda orta sahada pek fazla varlık gösteremeyen Hamit & Selçuk ikilisine, hücum yönüyle bir de Sneijder eklenince ikinci yarının son beş dakikası dışında oyuna hükmeden ve galibiyeti hakeden bir Galatasaray izledik. Oyunun son bölümlerinde 3-2 olmasına rağmen, hücumdan dönmekte sorun yaşayan ve savunmada açıklar veren, kontralar gören Galatasaray'ı da bir kenara not edelim. Hamzaoğlu geçen hafta yaptığı hamlenin ardından bu hafta oyuna müdahale etmekte çekinmiş olabilir, skor böylesine tehlikeliyken.
Her şampiyonluğun bir hikayesi vardır ve bazı maçlar özeldir. Galatasaray'ın sezon sonunda kutlayacağı şampiyonluk partisinde bu maç hafızalarda yerini alacaktır mutlaka ancak bu maçın hikayesi ilk yarıda Yasin'in direkten dönen topunda Galatasaray'ın kalesinde iki gol görmesi; ikinci yarıda Adem'in kafa vuruşunun direkten dönen topunda Galatasaray'ın rakip kalede üç gol bulması. İnanmaktan, güvenmekten, desteklemekten başka çare yok. Başlığımızda da belirttiğimiz gibi; Sen şampiyon olacaksın..
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.