Başın sağolsun Umut Bulut..
Ne yazsak, ne söylesek boş. Klişe bir giriş yapalım, sonrasında duygulara tercüman oluruz dilimiz döndüğünce.. Galatasaray'ın tecrübeli futbolcusu Umut Bulut'un babası Kemal Bulut dün akşam Ankara'da gerçekleştirilen hain terör saldırısı sonrasında hayatını kaybetti. Yeşilhisar - Kayseri doğumlu Umut'un yarın doğum günü.. Ancak dün yaşanan alçak saldırı sonrasında doğduğu topraklarda, doğduğu günün 33.yılında babasını toprağa verecek. Bir evlat için daha acı ne olabilir ki..
Avrupa'ya veda etmiş, ligde havlu atmış bir şekilde Ankara deplasmanındaydı Galatasaray. Merhum Kemal Bey oğlunu görmeye gelmişti takımın kamp yaptığı otele.. Maçtan önce bir başarı dilemek, iki sohbet etmek ve uzun süredir maç temposundan dolayı görmediği oğlunu bir görmek. Tek dileği bu. Fazlası yok. Oturmaya, otururken verdiği görüntüye dikkat. Tipik, senin - benim babam gibi Anadolu insanı. Bir yorgunluk, mahçupluk var yüzünde.
Gençlerbirliği karşılaşması öncesinde ısınmak için sahaya çıktığında babasına selam veren Umut, nereden bilebilirdi babasını son göreceği görüntünün o olacağını.. Karşılaşma sonrasında "Soyunma odası kalabalık olur, göremem şimdi Umut'u.." düşüncesiyle bir elinde bastonu, diğer elinde poşetiyle evinin yolunu tutan Kemal Bulut, eve gitmeden ekmek teknesine uğramak istedi. Gençlik zamanlarında bile, oğlu gol attığında elindeki gazeteyle insanlara "Bak bu benim oğlum." diyen eli öpülesi güzel insan; yine oğlunun futboldan kazandığı parayla kendisine Kızılay'da açtığı oto - kuaförüne giderken dün akşam tüm ülkeyi yasa boğan hain saldırıda hayatını kaybeden 37 kişiden biri oldu. Mekanı cennet olsun, huzurlar içinde uyusun. Umut Bulut başta olmak üzere, kederli ailesine sabır ve metanet dilemekten başka yapabilecek birşeyimiz yok. Hayatın en acı gerçeği olan ölüm, bir kere daha karşımızda bitiverdi. Her zaman olduğu gibi, hiç beklenmedik bir anda..
Lakin. Söylenecek bazı şeyler var. Umut'un babasının vefat haberinin ardından sosyal medya denilen sosyal lağım çukurunda bazı mesajlar korkunçtu. Vicdanını, aklını, insanlığını kaybetmişlerden olsanız gerek; böyle bir mesajı yazmak için. "Ey gidi Umut efendi.. Sen emek çalarsın, hayat babanı çalar." ve buna benzer olan "Umut şimdi 40 yıl gol atmaz. Benim böyle oğlum olsa, bende ölürdüm zaten.." minvalin bir tweet. Şunu yazmaya utanır, kendisine insan diyen canlı türü. Bazen aklınızı, vicdanınızı, onurunuzu kaybetmeyeceksiniz. Herşeyinizi kaybedin. Bu oyunda gol atabilir, gol kaçırabilir veya kazanabilir, kaybedebilirsiniz. Ancak hayatınızı yaşadığınız müddetçe vicdanınızı kaybetmeyin.
Çocuğunu, eşini veya akşam sana misafirliğe gelecek olan dostunu aradığında "neredesin" sorusuna "otobüsteyim" veya "duraktayım" yanıtını aldığında yemeğin altını yakarsın, sofrayı hazırlamaya başlarsın. Beklersin. Düşünmezsin gerisini, acaba demezsin. Demezdin. Tembih cümleleri değişti bu milletin. "Tenhalarda gezme" diyen anne - babalar, "kalabalıklardan uzak dur" diyor artık evlatlarına. Gelecekleri için emek verdikleri 3 saatlik bir sınav çıkışında hayatlarında bir 'yarın'ları olmayan çocuklar, evladını izledikten sonra o evladı bir daha göremeyecek babalarımız var artık bizim. Acımız, acımız ve yine acımız var bizim.
Başın sağolsun Türkiye'm..
Başın sağolsun Ankara..
Başın sağolsun Umut.
Allah sabır versin.
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.