Eurocup | Tarihte ne olarak yazılmak istediğinize, siz karar verin..
Kurulduğu günden beri "Türk olmayan takımları yenmek" mottosu üzerine çeşitli branşlarda, çeşitli turnuvalarda boy gösteren Galatasaray; 1911'de kurduğu erkek basketbol branşı adına tarihin en önemli maçlarından birisine bu akşam çıkacak. Kulüp tarihinde daha önce 13 kez ülke sınırları dışından kupa getiren ve bilimum sayıda final oynayan Galatasaray, mücadele edeceği final serisinden şampiyonlukla ayrılması halinde Türk basketbolunda da bir ilke imza atacak.
1911 yılında kurulan Galatasaray erkek basketbol takımı aslında oldukça çetrefilli bir hikayeyi bünyesinde barındırıyor. 1927-1966 yılları arasında erkek basketbol branşında İstanbul şampiyonunu ve Türkiye Basketbol Ligi kurulana kadar Türkiye Erkekler Basketbol Şampiyonası'na katılacak İstanbul takımlarını belirlemek için yapılan spor organizasyonu olan İstanbul Erkekler Basketbol Ligi'nde lokomotif olmayı başaran ve 17 kez mutlu sona ulaşarak bu alanda "en başarılı takım" ünvanını elinde bulunduran Yenilmez Armada; ülke genelinde yapılan Türkiye Erkekler Basketbol Şampiyonası'nda elde ettiği 11 şampiyonlukla aynı ünvanı elinde bulundurmayı başardı. 1966 yılında Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından kurulan ve Türkiye'de en üst düzey profesyonel basketbol ligi olan Türkiye Basketbol Ligi'nde ise eski günlerinden uzak kalan Galatasaray erkek basketbol takımı 5 kez mutlu sona ulaşırken, 4 kez final oynama başarısı gösterdi.
2007 - 2008 sezonunda ULEB Eurocup'ta baş antrenör Murat Özyer önderliğinde mücadele eden ve o dönemki adıyla Galatasaray Café Crown olan erkek basketbol takımımız Rudy Fernandez, Ricky Rubio, Jan-Hendrik Jagla, Pau Ribas, Demont Mallet gibi isimlere sahip olan İspanyol temsilcisi DKV Joventut Badalona karşısında yarı finalde kaybederken, üçüncülük maçında da Dinamo Moskova karşısında sahadan mağlup ayrılarak kulüp tarihinde Avrupa Kupası'nda dördüncülük başarısını elde etti. Torino'da düzenlenen Eurocup Final Eight organizasyonunda İspanyol ekibi Joventut Badalona şampiyonluk sevinci yaşarken, Rudy Fernandez turnuvanın en değerli oyuncusu seçilmişti.
2009 - 2010 sezonunda tarihinin en zorlu süreçlerinden birisini yaşayan Galatasaray erkek basketbol takımı, daha önce de böyle bir süreçle karşı karşıya kalmıştı. 2003 - 2004 sezonunda ligde kalmayı başaran Galatasaray erkek basketbol takımı bir sonraki sezon olan 2004 - 2005 sezonunda kümede kalma mücadelesi vermişti. Normal sezonu küme düşmenin eşiğinde bitiren erkek basketbol takımımız, play-out maçları sonrasında ligde kalmayı başarmıştı. Yaşanan bu talihsiz olay hiç kuşkusuz şubenin yeniden yapılanmasını sağladı ve 2005 yılı itibariyle Ülker grubunun bir alt parçası olan Café Crown ile geniş kapsamlı bir sponsorluk anlaşması yapıldı. 2005 yılında play-out maçları ile ligde kalan Galatasaray erkek basketbol takımı, tarihinde ikinci kez küme düşmenin eşiğine geldiğinde takvim yaprakları 2010'u gösteriyordu. Şampiyonluk hedefiyle kurulan Galatasaray erkek basketbol takımı, dönemin başantrenörü Okan Çevik ve yardımcılarının hazırlık kampında usulsüz oyuncu oynatması sebebiyle ligden düşme ile karşı karşıya geldi. Ligin beşinci haftasında Okan Çevik ve ekibinin görevine son veren, oynadığı tüm maçlarda hükmen mağlup sayılan ve Türkiye Kupası'ndan diskalifiye edilen Yenilmez Armada'da başantrenörlük koltuğuna Cem Akdağ getirildi. Cem Akdağ önderliğinde müthiş bir özveri sarfeden ve taraftarıyla bütünleşen Galatasaray erkek basketbol takımı, play-off sıralarını zorlamasına karşın son haftalarda bazı takımların maç seçmesinden dolayı normal sezonun son maçında Bornova Belediyesi karşısında sahadan galibiyetle ayrılarak ligde tutunmayı başardı.
2010 - 2011 sezonu itibariyle Oktay Mahmuti önderliğinde yeni bir yapılanmaya giden Galatasaray erkek basketbol takımı, ligde o sezon final oynamış ve ezeli rakibine kaybetmesine karşın, önümüzdeki sezon için wild-card hakkı kazanarak tarihinde ilk kez Euroleague ön eleme hakkı kazanmıştır. 2011 - 2012 sezonu başında Cumhurbaşkanlığı Kupası maçında ezeli rakibi Fenerbahçe'yi mağlup ederek tarihinde 2.kez bu kupada mutlu sona ulaşan takımımız, yine normal sezon öncesi oynanılan Euroleague elemelerinden başarıyla ayrılarak kulüp tarihinde ilk kez Euroleague'de mücadele etme hakkı kazanmıştı. Grup aşamasında gösterdiği başarılı performansla adını TOP 16 turuna yazdıran Galatasaray Medical Park, çeyrek final şansını bir maçla kaçırırken; ligde yarı finalden öteye gidememişti. 2012 - 2013 sezonunda Ergin Ataman önderliğinde "şampiyonluk" iddiasıyla kurulan Yenilmez Armada normal sezonun ikinci yarısını namağlup bir şekilde ligi lider tamamlamıştı. Ergin Ataman'ın öğrencileri play-off eşleşmelerinde ise sırasıyla çeyrek finalde Tofaş'ı ve yarı finalde Pınar Karşıyaka'yı hiç yenilgi yüzü görmeden elemiş ve finalde Banvit karşısında bir mağlubiyet alarak 23 yıl aradan sonra ligde şampiyonluk sevinci yaşamıştı.
2013 - 2014 sezonunda kulüp tarihinde ikinci kez katıldığı Euroleague'de normal sezonda grubunu 2.sırada tamamlayarak adını TOP 16'ya yazdıran ve bu aşamada da ilk 4'te yer alan Galatasaray erkek basketbol takımı kulüp tarihinde ilk kez çeyrek finalde yer alma şansı yakalamıştı. Çeyrek final serisinde Avrupa'nın ekol takımlarından Barcelona'ya elenen takımımız, ligde normal sezonu 4. sırada bitirmesine karşın Beşiktaş ve Banvit serilerinden galip ayrılarak final serisinde yer almıştı. Türk basketbol tarihine geçecek olayların yaşandığı 2013 - 2014 sezonunda Galatasaray erkek basketbol takımı, federasyonun taraflı yönetimi ve adil olmayan şartlarda mücadele ortamı sağlaması nedeniyle play-off final serisinin 7.maçına çıkmama kararı almıştı. 2014-2015 sezonuna iddialı bir kadro ile giriş yapan Galatasaray erkek basketbol takımı, sezon başı oynanan Türkiye Kupası grup maçlarının sonunda çeyrek finale yükseldikten sonra Basketbol Süper Ligi'nin ilk yarısı bitmeden ekonomik sorunlarla karşılaşmış ve çeşitli tarihlerde takımın önemli oyuncuları ekonomik sıkıntılardan dolayı takımdan ayrılmak zorunda kalmıştı. Tüm problemlere karşın Euroleague'de TOP16 yapma başarısı gösteren Galatasaray, kupada ve ligde çeyrek finalde havlu atmak zorunda kalmıştı.
2015 - 2016 sezonunda ise Galatasaray gerek kulüp, gerekse ülke tarihini baştan yazma fırsatıyla karşı karşıya.. Avrupa'nın iki numaralı kupası olan Eurocup'ta ikinci tur aşamasında Pınar Karşıyaka, çeyrek finalde Bayern Münich ve yarı finalde Gran Canaria'yı mağlup ederek adını finale yazdıran Galatasaray Odeabank erkek basketbol takımı kulüp tarihinde ilk kez Eurocup'ta finale yükselirken; Türk basketbol tarihinde bu kupada final oynama başarısı gösteren ilk takım oldu. Final serisinde Fransız temsilcisi Strasbourg IG ile karşılaşacak olan Galatasaray serinin ilk maçını 22 Nisan Cuma akşamı Rhenue Arena'da oynarken; şampiyonunun belirleneceği final serisinin ikinci maçında 27 Nisan Çarşamba akşamı Abdi İpekçi Arena'da rakibini ağırlayacak.
Bugüne kadar teknik, taktik, istatistik, video analize kadar herşeyi konuştuk. Ancak bugün oynanacak maçın adı final.. 2004 - 2005 sezonunda küme düşmenin eşiğinden dönen ve play-out maçlarıyla ligde kalabilen; 2009 - 2010 sezonunda yaşanılan skandal olaylar nedeniyle küme düşmenin eşiğinde olan ve son maçta aldığı galibiyetle ligde kalmayı garantileyen; 2014 - 2015 sezonunda ise yaşadığı ekonomik sıkıntılar nedeniyle "Maça kaç kişi çıkabileceğiz acaba?" diye düşündüren Galatasaray erkek basketbol takımı Avrupa'da finale çıkıyor. Bunun adı final beyler.. Tarihe yeni bir kupa kazandırmak, yeni bir sayfa açmak ve Galatasaray tarihinde adınızın yer alması için yürekte ne varsa sahaya koymanız gerekiyor. Bugüne kadar kazandınız, bugün ve yarın kazanacaksınız. Kazanmak için varsınız. Unutmayın, siz Galatasaraysınız.. 2000 yılında futbolda Avrupa'nın en büyük iki kupası gelirken; kadın basketbolda 2009 yılında Avrupa'nın iki numarası ve 2014 yılında Avrupa'nın en büyük kupası müzeye gelirken; engel tanımayan Engelsiz Aslanlar üstüste ve kimisi namağlup olmak üzere 5 kez Avrupa Şampiyonluğu ve 4 kez Dünya Şampiyonluğu yaşarken yüreklerinde ne varsa sahaya koymuştu. Tarih finalleri kaybedeni değil, şampiyonları yazıyor.
Tarihte "şampiyon" takımın birer kahramanı olarak mı yer almak istiyorsunuz yoksa "finalde kaybetmiştik işte.." diye hatırlanmak mı istiyorsunuz? Siz karar verin..
Tarihte "şampiyon" takımın birer kahramanı olarak mı yer almak istiyorsunuz yoksa "finalde kaybetmiştik işte.." diye hatırlanmak mı istiyorsunuz? Siz karar verin..
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.