Analiz | Yarı finalde rakip Fenerbahçe..

Spor Toto Basketbol Ligi'nde play-off heyecanı hızla sürüyor. Çeyrek finalde İzmir ekibi Pınar Karşıyaka'yı 2-1'lik skorla elemeyi başaran takımımız Galatasaray Odeabank, yarı finalde normal sezonu 24-6 ile bitiren ezeli rakibi Fenerbahçe ile eşleşti. 3 maçlık seri üzerinden oynanacak eşleşmede Euroleague finalisti Fenerbahçe hem lig sıralaması hem de psikolojik anlamda önde gözüküyor. Ancak bu avantajı dezavantaja çevirecek bir oyuncu kadromuz ve koçumuz olduğunu gözardı etmemek gerek. Ergin Ataman çeyrek final serisinin hemen ardından yaptığı açıklamayla bu sinyali verdi: Galatasaray'ın oynayacağı bir derbi maçında, rakip takım favori olamaz!

FENERBAHÇE NASIL OYNAR, NE YAPAR?
Fenerbahçe Final-Four'u bir kenara bırakırsak ligde Bobby Dixon - Bogdan Bogdanovic - Luigi Datome - Jan Vesely - Ekpe Udoh beşiyle maça başlayan bir takım. Her maçta illaki bu beşle başlamadıkları olmuştur ancak koç Obradovic'in genellikle çıkardığı starter oyuncu kadrosu bu oyunculardan ibaret. Öncelikle ilk beşin boy ortalamasının bir hayli yüksek olduğunu söylemek gerek. Dixon haricinde geriye kalan oyuncuların ribaund gücü oldukça yüksek. Bunu istatistiklerde bize net bir şekilde söylüyorlar. Datome 4.4, Vesely 5.8, Udoh 5.8 ribaund ortalamalarıyla sezonu kapatmışlar. Birbirlerine oldukça yakın 3 isim var ki bu istatistiksel bilgi basketbol liginde bu takımın ilk beşinin ribaund gücünün yüksek olduğunu söyler. Boy - ribaund ikili kombinasyonu olumlu yönde seyretmiş diyebiliriz. Fenerbahçe'nin benchten gelen oyuncularına da bakarsak size olarak bizden daha üstün oyunculara sahipler. Nikola Kalinic, Pero Antic, Barış Hersek gibi hem fizikli hem de bu ligin tecrübesini koklamış isimlerle ligin favori takımlarından biri Fenerbahçe. Size olarak takımın en iyileri, tabiri caizse korkutucu isimleri tabiki pota altı oyuncuları Vesely ve Udoh. İki oyuncu da NBA patentli atletik uzunlar. Size olarak sadece ligde değil Euroleague'de de fark yaratacak oyuncular ki bu sezon yeteri kadar efektif olduklarını söylememek haksızlık olur. İkili oyun hücumlarında ve post savunmalarında bu özelliklerini çok başarılı bir şekilde avantaja dönüştürebiliyorlar. Bogdanovic ve Kalinic de pozisyonları itibariyle rakip oyunculara özellikle post oyunlarında üstünlük kurabiliyorlar. Duşan dışında en uzun oyuncumuzun 2.03 olduğunu düşünürsek, basketbol sadece boya dayalı bir oyun olsa serinin çoktan 3-0 biteceğini söyleyebilirdik. İşin özü, size olarak bizden çok fazlalar.

PARKENİN SAVUNMA TARAFI..
İşin savunma kısmındaki en önemli silahları kuşkusuz çember savunucuları. Vesely ve Udoh gibi iki devasa oyuncunun pota altında birnevi bekçilik yapması, rakip kısaların potaya drive etmelerini oldukça güçleştiriyor. Adam adama savunma mantalitesini bize karşı uygulayacaklarını varsayarsak, fiziki anlamda bizden üstün olan bir takıma karşı doğru olanı yapmaktan vazgeçmememiz gerekiyor. Kalinic, Dixon, Datome gibi çember dışı savunucularının da etkin bir şekilde görev aldıklarını belirtmekte fayda var. Savunmada alınan ribaundlarla yarı sahayı çabuk geçip kolayca sayıya ulaşabilirler. Bunun yanında savunma kaynaklı sayıları da oldukça yüzdeli bitiren bir takıma karşı mücadele edeceğiz. Özellikle kendi evlerindeki maçlarda savunma yaparken adam değişmekten çekinmiyorlar. Daha önce de dediğim gibi Dixon, Sloukas gibi oyun kurucular hariç 3-4, 4-5, hatta 2-4 adam değişmeleri yapmaktan çekinmeyeceklerini düşünüyorum.

En etkili savunma silahları Euroleague ve ligin blok canavarı Ekpe Udoh. Hücumda her ne kadar kötü başlasa da işin savunma kısmında konsantrasyonunu bir saniye kaybetmeyecek kadar tecrübeli bir uzun. Müthiş bir sertliğe ve atletizme sahip. O korkutucu kalıbının yanında boyunun da 2.08 olması ideal bir pota altı bekçisi olmasını sağlıyor. Jan Vesely gibi inanılmaz bir atletik uzunun yanında timing konusunda Avrupa'nın en iyi uzunlarından Udoh'u dahil etmek yeterince korkutucu bir savunma takımı oluşturmak için ideal olsa gerek. Potaya yapılan toplu-topsuz koşularla bu iki oyuncunun dengesini bozmak mümkün olabilir ancak yenilen bloklardan sonra potaya yakın oynamaktan vazgeçmek hücum ritmimizi çok daha kötü bir hâle sokabilir.

PARKENİN HÜCUM YANI..
Fenerbahçe takımında savunma sertliği olan birçok oyuncuyu yukarıda belirttik ancak hücumda oyun aklı gelişmiş çok daha fazla ele sahip olduklarını da belirtmek gerek. Bobby Dixon, Kostas Sloukas, Bogdan Bogdanovic, Luigi Datome, Pero Antic gibi hem kendi skorunu yaratan hem de sayı pası anlamında takıma yarar sağlayan oyuncuları var. Takımın en skorer ismi 13.7 sayı ortalamayla Bogdan Bogdanovic. Sırp oyuncu Obradovic'in kucağı altında çok net bir gelişim sağlayamamıştı ancak bu sezon hem ligde hem de Euroleague arenasında takımı ne zaman skora ihtiyaç duysa elini taşın altına koymaktan çekinmedi. Oyun içerisinde ona hazırlanan şut setleri Fenerbahçe'nin hücum ritminin anahtarlarından biri. Perde çıkışı topla buluşup üretici konuma geçmesi sayı ve sayı pasına gitmesini sağlıyor. Boy olarak kısa forvet pozisyona daha uygun gibi gözüküyor. Ancak genç oyuncunun oyun zekası ve fundamentalı 1 ve 2 numaralı pozisyonları da kaldırabilecek düzeyde. Çok özel bir yetenek olduğunu söylememek haksızlık olur. Ama onun da oyun dengesinin bozulacağı anlar oluyor. Özellikle mental anlamda bunu sağlayabilecek sertlikte oyuncularımız var. İlk önceliğimiz Bogdanovic'in savunması olmalı. Kısa üzerinden gelişecek hücumlarda Bogdanovic'in kendi skoru dışında takım arkadaşlarını devreye sokabilecek alanları ona bırakmamamız gerekiyor.

Takımın hücumda güvendiği bir diğer isim ise Bobby Dixon. Devşirme olarak milli takımımızda da boy gösteren "Ali Muhammed", takımın 4 asist ortalamasıyla bu alanda lideri konumunda. Pınar Karşıyaka macerasından sonra Obradovic faktörüyle daha skorer, daha aklı başına ve liderlik vasfını daha net ortaya koyabilecek potansiyele ulaştı. Takım arkadaşlarını oyuna sokması dışında, Fenerbahçe takımının üç sayılık çizgi gerisindeki en önemli silahı olduğunu düşünüyorum. Ceza şutu, el üstü, hareketli, run-gun demeden şut isabeti bulabilen bir oyun kurucuya sahipler. Takımda Andrew Goudelock kadar bir etki yaratmasa da, maça iyi başladığı zaman çok can yakabilecek oyuncular sırasında zirveyi çekiyor. Formda bir Euroleague Final Four'u da yaşadığını göz önüne alırsak, gümbür gümbür geliyor diyebiliriz. Her ne kadar skorer kimliğini sahaya yansıtsa da, iyi oynadığı maçlar dahil kontrol dışı hücumlara sebebiyet verdiğini de söylemek gerek. Özellikle Udoh, Vesely gibi iyi perdeleme yapan oyuncuların avantajını kullandığı hücum ritmi düşürücü şutlarla dezavantaja dönüştürebiliyor. Onu oyun düzeninden ne kadar çıkarırsak, kendi skorunu bulmasına ne kadar izin vermezsek, diğer oyuncuları devreye sokacak fiziki rahatlığı bulamayacaktır diye düşünüyorum. Bu sebeple Dixon üzerindeki savunmanın en az Bogdanovic kadar önemli safhada olacağını düşünüyorum.

Diğer oyun akılları ise Kostas Sloukas ve Luigi Datome. Takımdaki en önemli yıldızlar Jan Vesely ve Ekpe Udoh'un skorundaki en büyük pay kısa oyuncu Sloukas'a ait. Dixon ve Bogdanovic kadar kendi skoruna gidecek özelliklere sahip değil ancak oyun temposunu ayarlama becerisi ve doğru yerde doğru oyuncuyu topla buluşturması onu özel kılıyor. Klasik bir Yunan oyun kurucu profilinin yeni versiyonlarından biri. Basketbolu iyi bilen, oyunu çok iyi okuyan, nerede şut kullanması gerektiğini bilen ve pas yeteneği üst düzey bir oyuncu Sloukas. Obradovic'in elinde çok daha verimli bir hâl aldığını söyleyebiliriz. Udoh, Vesely gibi iki devasa uzunu çok iyi kullanıyor. Dixon kontrol dışına çıktığında, Bogdanovic mental olarak yorulduğunda Sloukas x-faktör olarak devreye giriyor ve maçın görünen taraflarında güzel işler yapabiliyor. Bu seride onu sahada ne kadar çok görürsek diğer iki skorer guardlarını o kadar kontrol dışına attığımızı söyleyebiliriz. Luigi Datome ise oturaklı bir pastanın üzerine sıkılmış krema gibi. Hem savunmada hem de hücumda takımın joker ismi. Ekstra üçlük isabetlerine ve özellikle Ülker Arena'daki maçlarda tempoyu yükseltmesine engel olmalıyız. Vuracağı smaçlar ve yaptığı enteresan bloklar ile oyunun havasını bir anda değiştirebilecek bir potansiyele sahip. Gereğinde faul yapmaktan çekinilmeyecek forvetlerden biri. Başladığı zaman durmaz.

Fenerbahçe takımı savunmada rakibi boğar ancak bunu oyun genelini yayamaz çünkü bu işi yapacak oyuncu grubu hücumsal özellikleri ön planda olacak oyunculardan daha az. Bu sebeple Fenerbahçe genellikle maçları işin hücum tarafında savaşarak,hücum ribandlarını zorlayarak, rakibi kendi yarı alanında baskılayarak işi bitirmeye çalışır. Onlar da en az bizim kadar savaşçı oyunculara sahipler. Avrupa'nın en çok mücadele ederek maç kazanan takımlarından biri. Oynayacağımız serideki maçlarda kemik sesleri, kanamalar belki de sakatlıklar meydana gelebilir. Bu sebeple analizimin ilk etabını şu sözlerle tamamlıyorum: Rakip takımın geri adım atmasını sağlayacak savaşı ortaya koymadan, aradaki kalite farkını eritip zafere gidemeyiz.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0