Play-Off | Avantajı geri aldık, İpekçi'ye dönüyoruz!
Erkek Basketbol takımımız Galatasaray Odeabank, Spor Toto Basketbol Ligi
Play-Off Çeyrek Final serisi ikinci maçında Pınar Karşıyaka ile İzmir'de karşı
karşıya geldi. İlk maçta Abdi İpekçi Spor Salonu'nda yenildiğimiz ve avantajı verdiğimiz rakibimize karşı deplasmanda 65-62 galip gelerek seriyi bir kez daha lehimize çevirdik. Bu maçın serinin son karşılaşması olacağını düşünenleri yanıltan Ergin Ataman ve aslanları; yorgunluğa, hakem hatalarına ve rakip oyuncuların çirkefliklerine baş kaldırarak maçı koparmasını bildi. Maçın yorgun savaşçısı, Gabon aslanı Stephane Lasme 16 sayı 11 ribaundla maçın flaş ismi oldu. Errick McCollum 14, Vladimir Micov ise 16 sayıyla skorumuzu üste çeken diğer oyuncularımız oldular. Serinin finali İstanbul'da, yarı finale çıkan takım Abdi İpekçi'de belli olacak.
Maça Errick McCollum, Sinan Güler, Vladimir Micov, Chuck Davis ve Stephane Lasme beşiyle başladık. Sinan rakip takımın en skorer oyuncusu Bracey Wright'a büyük bir savunma baskısı yaparak başladı. McCollum, Micov ve Davis ise hücumumuzu şekillendirdi diyebiliriz. Lasme'nin ilk çeyrekteki savunma katkısı ve oyunda durduğu süre itibariyle enerjisini en yukarda tutması savunma sertliğimizin aşağı çekilmemesini sağlayan en büyük etkendi. Aldığı ribaundlar, çaldığı toplar ve istatistik kağıdına yazılmayacak diğer savunma katkılarıyla rakip uzunlar Colton Iverson, Kenny Gabriel ve Kerem Gönlüm'e iyi mesajlar verdi. İlk çeyrek skor bakımından kıt geçti ancak bunda bizim savunmamızın sertliğimiz etkiliydi. McCollum hem savunmada hem de hücumda işleri rayına sokan bir diğer oyuncumuz oldu.
İkinci çeyrekte rakip takım Abercrombie'nin üçlük isabetleriyle maça tutundu. Ekstra skorlar üreten Abercrombie'yi bu çeyrekte durduramadık. Savunma sertliğimiz bir nebze düşse de hücumda istenilen hücum alternatiflerimizi bulduğumuzu söyleyebilirim. Errick McCollum'un jump-shotları, Lasme ve Davis'in pota altından ürettiği sayılar skorun lehimize olmasını sağladı. 2. çeyrekten sonra alehimize olan verilmeyen fauller vardı. Bu çeyrekten itibaren üçüncü çeyreğin sonuna kadar hakem hatalarıyla uğraştık ve en sonunda koç Ergin Ataman bu hatalara teknik faul alarak son verdi. Maçın genelinde Sinan Güler'den istenilen katkı gelmedi. Daha yüksek skorlu bir maç olsaydı bunun zararını fazlasıyla görebilirdik. Kaptan, sert savunmasını uzun süre rakip oyunculara gösterince hücumda çok daha geri planda kalı. Yine de 60'lı skorlarda geçen bir maçta 6 sayı, 5 ribaund, 2 asistle maçı tamamladı. Eskisi kadar dinamik değil ve artık oyunun her iki tarafında da iyi şeyler yapma mecburiyeti hissediyor. Çıtayı çok yukarı çekti ve maalesef taraftarımız Sinan konusunda bazı şeylerin farkına varamıyor. Gelecek sezonki yapılanmada 20'li dakikalarda çok daha verimli olacaktır.
Oyunun gerginleşmesinin faydasını en çok Kenan Sipahi gördü. Genç yaşına rağmen, milli oyun kurucu McCollum'un üstüne yürüdü ve parmak işareti yaptı. Maçın orda biteceğini düşünecek olsa gerek ancak McCollum en güzel cevabı maç sonundaki üçlüğüyle verdi diyebiliriz. Abdi İpekçi'de görüşürüz!
Hiç yorum yok
Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.