Euro 2016 | Bitti demeden bitmez!

Fransa'da düzenlecek olan Avrupa Şampiyonası öncesi hazırlıklarını tam gaz sürdüren A Milli futbol takımımız, geçtiğimiz günlerde 23 kişilik turnuva kadrosunu açıklamıştı. Gökhan Töre ve Alper Potuk gibi isimleri kadroya dahil etmeyen teknik direktör Fatih Terim, formda oyunculardan oluşturduğu kadroyla mesajı verdi. Arda Turan, Selçuk İnan, Mehmet Topal, Burak Yılmaz, Gökhan Gönül, Caner Erkin, Hakan Balta gibi tecrübeli isimlerin yanına; Hakan Çalhanoğlu, Volkan Şen, Ozan Tufan, Oğuzhan Özyakup, Yunus Mallı ve Emre Mor gibi genç ve formda isimleri dahil etti. Kadrodaki oyuncuların çoğu kendi takımlarında iyi işler yapmış, sezon içinde taraftarlarını ve ülkeyi tatmin etmiş oyunculardan oluşuyor. Bu yazımızda geniş oyuncu havuzundan nasıl yararlanacağımız, işin özellikle hücum tarafında nasıl bir sistemle oynayacağımız, Fatih Terim'in hangi oyunculara daha çok şans vereceği gibi sorulara cevap bulmaya çalıştık..

KALECİLER: VOLKAN BABACAN, ONUR RECEP KIVRAK, HARUN TEKİN
Fatih Terim, eleme maçları sırasında Volkan Demirel'in milli takım görevini reddetmesinden sonra milli takım eldivenini Volkan Babacan'a teslim etmişti. Son zamanlarda büyük bir gelişim sağlayan 27 yaşındaki kaleci, Medipol Başakşehir formasıyla ligde önemli performanslara imza attı. Türkiye Süper Ligi'nde yerli kaleci performanslarına baktığımız zaman, hem refleks olarak hem de ayak tekniği olarak ligdeki en iyi kaleci olduğunu düşünüyorum. Özellikle ligin son haftalarında Fenerbahçe maçında çıkardığı toplar, onun piyasasını biraz daha arttırdı. Fatih Terim ona uzun zamandır çok güveniyor, EURO 2016'da da 1. kalecimiz olacak. Umarım turnuva stresi ve heyecanı onun performansını olumsuz etkilemeyecek. Defans hattımızdaki güvenilir oyuncu sayısının azlığı ve oyun geleneklerimizin hücum odaklı ön plana çıkması, yıllardır kalecilerimize büyük görevler yüklenmesine sebep oluyor. Volkan'ın turnuvaya çıkacağı ilk maçta bu heyecanı atması gerekecek. Ben bu görevin altından kalkacağını düşünüyorum. Çünkü moral olarak maçta çok fazla düşmeyen, skor ne olursa olsun savunma konsantrasyonunu yüksekte tutan oyuncularımızdan biri. İnşallah bizi ve Fatih Terim'i yanıltmayacak performanslara imza atar. Diğer isimler ise Onur Kıvrak ve Harun Tekin. Onur, Trabzonspor forması altında yaşadığı uzun süreli sakatlıklardan sonra eski günlerini az da olsa aratıyor. Ancak kalecilik potansiyeli çok üst düzey olan oyuncularımızdan biri. Milli takıma alınmasını kesinlikle doğru buluyorum. Volkan Babacan'ın geçireceği talihsiz bir sakatlık sonrası, kaleyi gözü kapalı emanet edeceğimiz yerli kalecilerden. Onur da bu zamana kadar gösterdiği performanslarla EURO 2016'da ikinci kaleci olma görevini sonuna kadar hak etmişti. 3. kalecimiz ise Bursaspor forması giyen Harun Tekin. 26 yaşındaki genç kaleci, modern futboldaki kalecilerin fiziki yapısına benzer bir yapıya sahip. Diri ve atletik bir vücut, onun ligde ön planda olmasını sağladı. Volkan ve Onur kadar tecrübe gerektirecek maç sayısına ulaşmasa da potansiyel olarak önümüzdeki senelerde milli takımda çok daha fazla rol alacağını düşünüyorum. Bu onun için bir başlangıç olacaktır.
DEFANS: GÖKHAN GÖNÜL, ŞENER ÖZBAYRAKLI, CANER ERKİN, İSMAİL KÖYBAŞI, SEMİH KAYA, HAKAN KADİR BALTA, MEHMET TOPAL, AHMET YILMAZ ÇALIK
Fatih Terim'in ve Türk futbolseverlerin şüphesiz en çok çekindiği, korktuğu mevkii savunma pozisyonu olacak. Alpay Özalan, Bülent Korkmaz'lı stoper dönemlerinden sonra o seviyelere çıkacak sertliklerde stoper gelişimini sağlayamadık. Ligin en başarılı yerli stoperi diyebileceğimiz isim, sol bekten devşirme olan Hakan Kadir Balta. Euro 2016'da kesinlikle ilk 11 başlayacağını düşünüyorum. Soğukkanlılığı, oyun kurma özelliği ve topa yaptığı başarılı hamlelerle stoper tandeminde önemli bir görev onu bekliyor olacak. Takımdaki en tecrübeli isimlerden biri olan 33 yaşındaki defans oyuncusu, son 3 senedir Galatasaray'da ve milli takımda stoper görevine soyundu. Hızını ve istikrarını yavaş yavaş kaybetmesi, onu bu role büründürmeye zorladı desek de yanlış olmaz diye düşünüyorum. Kafa toplarındaki hakimiyeti, fiziki olarak stoper mevkiine uygun olması onun tandemde oynamasına olanak sağlıyor. Ancak stoperde fark yaratmasının en önemli sebebi tekniğinin normal bir stopere göre üst düzey olması. Sol bekten devşirildiği için topu oyuna sokma ve dikine topla gitme konularında hiçbir özgüven sorunu yaşamıyor. Takım kaptanımız Arda Turan olsa da, işin savunma tarafındaki kaptanımızın kesinlikle Hakan Balta olacağını düşünüyorum. Hakan Balta'nın tandemdeki arkadaşı ise son oynanan hazırlık maçlarında da gördüğümüz gibi Mehmet Topal olacak. Mehmet Topal ligin en iyi ön liberolarından biri. Bitmek bilmeyen bir enerjiye ve muazzam bir agresifliğe sahip. Karşısındaki hücum oyuncularına yaptığı fiziki baskı ve top kapmak için kullandığı uzun bacakları onu bu mevkiiye göre özel kılıyor. Ancak milli takımımızdaki stoper yoksunluğu; Ömer Toprak olayı, Serdar Aziz'in sakatlığı, Semih Kaya'nın kendini geliştirmek bir yana daha da kötüye gitmesi gibi durumlar onu bu turnuvada defans tandeminde görmemize neden olacak. Mehmet Topal kendi takımında orta saha pozisyonunda görev alıyor. Son zamanlarda oyun kurma yetisini de geliştirdiğini de göz önüne alırsak, stoper tandemimiz hem sertlik hem de topu oyuna sokma açısından bize herhangi bir sorun çıkarmayacaktır. Ancak iki oyuncunun da stoper orjinli olmaması, topun yere sekmesine bazı durumlarda müsaade etmeleri özellikle topsuz dribbling özelliği olan hücum oyuncularına karşı belli başlı handikaplar yaratabilir. İki oyuncu da tecrübeli ve ilk 11'de oynayıp oynamayacakları tartışılamayacak isimler. Ancak rakibin topla oynamasına daha az müsaade ederek, daha yerinde ve risksiz oynarak bu görevlerini çok daha iyi bir şekilde yerine getirebilirler. Her iki bekimizin de hücum beki olması, onların sorumluluğunu çok daha fazla arttıracaktır. Bu sebeple arkaya atılan toplara yerinde müdahaleler yapmaları çok önemli. Bu handikap dışında stoper tandemimizin bizi yanıltmayacağına inanıyorum. Bu iki oyuncu dışında kadromuzdaki diğer stoperler maalesef güven vermiyor. Ne Semih Kaya ne de Ahmet Çalık milli takımlar düzeyinde Avrupa Şampiyonası kaldıracak potansiyelde değiller. Semih Kaya çok güzel bir hikayeye başlamıştı Fatih Terimli Galatasaray'la birlikte. Ancak istenilen gelişimi sağlayamayışı onun performasının çok daha geriye gitmesine sebep oldu. Bir Galatasaray blogunda yazar olan biri olarak, ona maalesef güvenemeyeceğimizi söyleyebiliyorum. Ahmet Çalık ise potansiyelli bir oyuncu olduğunu ligdeki performanslarla gösterdi. Ancak o da gerekli tecrübeye sahip değil. Bu sebeple ilk 11 başlayacak iki stoperimizin de sakatlıksız ve kart sorunsuz bir turnuva geçirmesini diliyorum. Çünkü bu pozisyonda bir nevi alternatifsiz oynayacağız.

Beklerimize bakacak olursak, Gökhan ve Caner gibi inanılmaz bir hücum istikrarına sahip iki oyuncu görüyoruz. Ben hem tecrübe açısından hem de potansiyel açısından ikisini de diğer defans beklerimize göre önde tutuyorum. Fatih Terim'in başında olduğu bütün takımlarda topu ayağında tutan, oyunu yöneten oyunculardan kurulu kadrolar vardır. Gökhan ve Caner de bu özelliklere sahip, hücuma çıkmayı seven, topla dikine giden oyuncular. Bu sebepten dolayı iki bekimize de güvenimiz tam. Turnuvaya formda başlamaları ve geçirdikleri kötü sezonu bir kenara bırakmaları mental açıdan çok önemli. Bunun dışında turnuvayı kaldırabilecek kaliteye ve tecrübeye sahipler. Oyun sistemimizde, özellikle işin hücum tarafında beklerimiz çok önemli bir yere sahip olacak. Orta saha oyuncularımızın hemen hemen hepsinin pasör kimlikli olduğunu düşünürsek, toplu topsuz dribbling yapan ve hızıyla oynayan bu iki bekimizin yapacağı koşular ve açacağı isabetli ortalar hücumlarımıza şekil verecektir. Fatih Terim'in diğer bek tercihleri ise Şener ve İsmail oldu. İsmail şampiyon takımın beki. İyi bir sezon geçirdiğini söyleyebiliriz ancak oyun yapısı olarak, işin hücum tarafında bizi Caner kadar tatmin edemeyeceğini düşünüyorum. Savunma olarak diri bir sezon geçirse de, Fatih Terim'in futbol felsefesinde hücumun daha ön planda olması onun ilk 11 başlamayacak olmasını gerektirecek diye düşünüyorum. Bir diğer bekimiz ise Şener Özbayraklı. Şener, milli takımda son zamanlarda parlayan oyunculardan biri. İsmail'e göre işin hücum tarafında da, savunma tarafında da iyi işler yapabilecek bir oyuncu. Ancak onun da önünde Gökhan Gönül gibi tecrübeli bir isim olduğu için daha az forma şansı bulacağını düşünüyorum. Açıkçası ben Fatih Hoca'nın sakatlık veya kart sorunu olmadığı sürece defans hattından kolay kolay vazgeçeceğini düşünmüyorum. Bu sebeple bu kemik dörtlünün; Gökhan - Topal - Hakan - Caner dörtlüsünün turnuvadaki her maçta ilk 11'de başlayacağına inanıyorum. Beklerimizin ilk maçtaki formları ve oyun konsantrasyonları çok önemli. İlk eşiği atlatırlarsa uzun bir turnuva geçirecektir bu 4 oyuncu.
ORTA SAHA: NURİ ŞAHİN, SELÇUK İNAN, OZAN TUFAN, VOLKAN ŞEN, ARDA TURAN, OLCAY ŞAHAN, OĞUZHAN ÖZYAKUP, HAKAN ÇALHANOĞLU, YUNUS MALLI, EMRE MOR
Fatih Terim'in takımlarında orta sahadaki oyuncuların kalitesi ve tecrübesi her zaman çok önemli bir yere sahip olmuştur. Milli takımımızdaki defans rotasyonuna göre çok daha geniş ve kaliteli bir orta saha oyuncu havuzumuzun olması, bu turnuvada ilerleyeceğimiz umutlarımızı çok daha fazla perçinleştiriyor. Arda Turan, Hakan Çalhanoğlu, Nuri Şahin, Emre Mor, Yunus Mallı gibi Avrupa'da görev yapan oyuncularımız dışında, Türkiye Süper Ligi'nin önde gelen oyuncuları Selçuk İnan, Ozan Tufan, Oğuzhan Özyakup, Volkan Şen, Olcay Şahan gibi isimlere sahibiz. Orta saha rotasyonumuza baktığımız zaman sezonu çok kötü geçirdi diyebileceğimiz bir oyuncu yok. Her oyuncu hem kendi takımlarında hem de milli takımda önemli işler yaptı. Selçuk finallere katılma biletini kesti, Oğuzhan ve Ozan Tufan örneğin Hollanda maçının en iyileriydi, Arda her maçta takımın en önemli pas organizsyon kaynağı oldu vs vs.. gibi şeyler sayabiliriz. Genç ve gelecek vaad eden oyuncumuz Emre Mor dışında, geriye kalan her isim bu turnuvanın hakkını verebilecek düzeyde oyuncular. Bu 9 oyunculuk rotasyondan nasıl bir beşli çıkaracağımız önemli bir soru işareti olacak. Tek santforlu oynayacağımız hemen hemen kesin gibi bir şey. Bu sebepten dolayı 4-1-4-1 veya 4-2-3-1 gibi sistemlerle sahaya yayılacağımızı düşünüyorum. İlk 11'de Selçuk İnan, Arda Turan ve Hakan Çalhanoğlu'nun kesinlikle oynaması gerektiğini düşünüyorum. Üç oyuncu da bu rotasyonun en değerli oyuncuları. Bu üç oyuncunun ilk 11 başlayacağını varsayarsak geriye kalan 2 kişilik açığın dinamik olması gerekiyor. Fatih Terim'in hazırlık ve eleme maçlarında vermiş olduğu mesaj da bu tezi doğruluyor. Ben de Oğuzhan ve Ozan ile orta saha direncini ve sertliğini sağlayacağını düşünüyorum. Ligin genç, dinamik ve topu ayağında tutmayı seven iki oyuncusuna; milli takımın ilerleyen senelerdeki umut kaynaklarına bu turnuvada çok önemli bir iş düşecek. Özellikle Selçuk'tan daha iyi faydalanmak için bu iki dinamik oyuncunun göstereceği iki yönlü performanslar çok kritik olacak. İki oyuncu da orta sahanın her yerine ayak basan, topla oynamayı seven, teknik futbolcular. Bu sebeple Fatih Terim'in orta saha sisteminde böyle bir beşliyi sahaya süreceğini düşünüyorum. Selçuk'un bir nevi Pirlo görevi göreceği; Ozan, Oğuzhan, Arda ve Hakan'ın sürekli yer değiştireceği bir milli takım seyredeceğiz. Selçuk'un biraz daha geride, top dağıtan pozisyonunda olacağını düşünürsek; ilerideki 4 oyuncunun sürekli olarak alan değiştirmesi hücumumuzu şekillendirmek anlamında çok önemli bir yere sahip. Özellikle bu 5 oyuncunun şut özelliklerinin de olması önemli bir tehdit kaynağı olacak. Kısacası Ozan ve Oğuzhan'ın iki yönlü oynadığı, Selçuk'un daha rahat hareket edebileceği, Hakan ve Arda'nın da alan bulabileceği bir oyun yapısıyla oynayacağını düşünüyorum. İşin hücum kısmında beklerimizin de efektif olacağını düşünürsek, çok çeşitli alternatiflerin olduğu bir milli takım göreceğimiz aşikâr.

Diğer dört oyuncumuz Volkan, Nuri, Yunus, Emre ve Olcay'dan ise en çok forma bulabilecek oyuncunun Volkan Şen olduğunu düşünüyorum. Çok formda bir sezonu geride bıraktı ve oyun yapısı olarak ona benzeyen tek oyuncu genç Emre Mor. Volkan ona göre daha tecrübeli, daha güçlü ve daha teknik bir yapıya sahip. Özellikle iyi kapanan takımlara karşı kilidi açabilecek, oyuna tempo ve hız kazandırabilecek bench oyuncularımızdan biri olacak. İlk 11'de düşünülen oyuncuların hiçbiri net bir çizgi oyuncusu değil. Çizgiden geleceğimiz hücumlarımızda beklerimizin atraksiyonlarını kullanabileceğimizi düşünüyorum. Ama sıkışan bir oyun olduğunda, hareketli bir isme ihtiyaç olunduğunda Volkan'ın oyuna diğer 3 oyuncuya göre daha rahat girebileceğini düşünüyorum.
FORVETLER: BURAK YILMAZ, CENK TOSUN
Açık konuşmak gerekirse santrfor rotasyonumuz turnuvadaki takımlara göre çok daha kısır bir seviyede. Formda bir sezon geçiren, şampiyon takımın oyuncusu Cenk Tosun mu; yoksa bu seviyelerde tecrübe kazanmış, gol pozisyonlarını çok iyi koklayan Burak Yılmaz mı? Açıkçası ilk maça kadar bu sorunun cevabını Fatih Terim bize vermeyecektir. Şu an kağıt üstünde Cenk Tosun'un daha formda bir sezon geçirdiğini söyleyebiliriz. Ancak oyun sistemimize ve takımdaki alışkanlıklara bakacak olursak Burak Yılmaz bir tık daha mantıklı gibi geliyor bana. İlk 11'deki oyuncularımız içinde, orta saha oyuncularımızın koşu özelliklerinin sınırlı olması Burak Yılmaz'ı bir tık daha öne çıkarıyor. Hakan, Selçuk, Arda ve Oğuzhan gibi önemli pasörlerin önüne; sağlam topsuz koşular yapan Burak Yılmaz hücumlarımızı durağanlıktan çıkarabilir. Burak'ın ceza sahası içinde Cenk'e göre golü daha iyi koklaması da, her an her şeyi yapabilecek bir profile sahip olmasını sağlıyor. Bana kalırsa turnuvaya formda başlayacak bir Burak Yılmaz, turnuvadaki gol silahımız olacaktır. Ancak mental sorunlarının devam etmesi ve turnuvaya iyi başlayamaması dahilinde bir diğer golcümüz Cenk Tosun'un bu görevi üstleneceğini düşünüyorum. İki oyuncunun şansları az çok eşit gibi. Ben ilk şansın Burak Yılmaz'a verileceğini düşünüyorum ancak Burak'ın üstündeki ölü toprağını atıp atamayacağı da merak konusu olacak. Maç içinde çift forvetli sisteme dönüp dönmeyeceğimiz konusunda ise kararsız olduğumu söyleyebilirim. Fatih Terim, geriye düştüğü maçlarda risk almaktan kaçınmayan bir teknik direktör. Ancak orta sahada Mehmet Topal gibi bir görev adamının olmayacak oluşu, maç içinde çift forvetli sisteme dönmeyi biraz daha olanaksız kılıyor. Olağandışı durumlar dışında ben tek santrforlu sistemde turnuvayı kapatacağımıza inanıyorum.

Turnuvanın başlamasına sayılı günler kaldı. Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti ve İspanya gibi ekol ekiplere karşı mücadele edeceğiz ve en az ikisini altımıza almaya çalışacağız. İyi bir oyuncu kadromuz, tecrübeli bir teknik direktörümüz ve uzun zamandır başarıya aç bir ülkemiz var. İyi bir sinerji ile bu turnuvada önemli yerlere gelmek hiç de sürpriz olmayacaktır. Teknik-taktik açıdan hem futbolcu hem de antrenör bazında ülkenin önemli isimleri turnuvaya hazırlar. Turnuvaya iyi başlamak bence önemli bir kilit olacaktır. 

FCNBlog ekibi olarak A Milli Futbol Takımımıza başarılar diliyor ve Euro 2016 serüveninin uzun olmasını temenni ediyoruz!

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.
google.com, pub-1379219663774483, DIRECT, f08c47fec0942fa0